Translation of "Ağaçları" in Italian

0.007 sec.

Examples of using "Ağaçları" in a sentence and their italian translations:

Ağaçları sarmalaması

Aggrappandosi a ramoscelli e rami

Ağaçları severiz.

- Amiamo gli alberi.
- Noi amiamo gli alberi.

Ağaçları kesmiyordu.

- Non abbatteva alberi.
- Lui non abbatteva alberi.

Ağaçları ekiyordum.

Piantavo degli alberi.

Ağaçları seviyorum.

- Amo gli alberi.
- Io amo gli alberi.

Ağaçları kesmezsiniz.

- Non abbatte degli alberi.
- Lei non abbatte degli alberi.

Tom ağaçları buduyor.

Tom sta potando gli alberi.

Kar ağaçları büker.

La neve piega gli alberi.

Ölü ağaçları kesiyordum.

Abbattevo gli alberi morti.

O, ağaçları diktiler.

- Ha piantato degli alberi.
- Lui ha piantato degli alberi.
- Piantò degli alberi.
- Lui piantò degli alberi.

Bütün elma ağaçları kesildi.

- Tutti i meli sono stati abbattuti.
- Tutti i meli furono abbattuti.
- Tutti i meli vennero abbattuti.

Ona ağaçları budadığımı söyle.

- Dille che sto potando gli alberi.
- Le dica che sto potando gli alberi.
- Ditele che sto potando gli alberi.

Kiraz ağaçları tamamen çiçeklenmişler.

Gli alberi di ciliegio sono in piena fioritura.

Ormana baktıklarında, ağaçları görmüyorlar.

Quando guardano la foresta, non vedono gli alberi.

Rüzgârın ağaçları hışırdatmasını duyabiliyorum.

- Riesco a sentire il vento tra gli alberi.
- Io riesco a sentire il vento tra gli alberi.

Onlar elma ağaçları dikti.

- Hanno piantato dei meli.
- Loro hanno piantato dei meli.
- Piantarono dei meli.
- Loro piantarono dei meli.

Sincap ağaçları seviyorum dedi.

- "Amo gli alberi", disse lo scoiattolo.
- "Io amo gli alberi", disse lo scoiattolo.

Onlar bu ağaçları diktiler.

- Hanno piantato questi alberi.
- Piantarono questi alberi.

Tom bu ağaçları dikti.

- Tom ha piantato questi alberi.
- Tom piantò questi alberi.

Bu ağaçları kim dikti?

Chi ha piantato questi alberi?

Tepede meşe ağaçları var mı?

- Ci sono querce sulla collina?
- Ci sono delle querce sulla collina?

Kiraz ağaçları çiçek açmak üzere

I ciliegi stanno per fiorire.

Noel ağaçları ne kadar dayanır?

- Quanto durano gli alberi di Natale?
- Quanto durano gli alberi natalizi?

Bu ağaçları ne zaman diktin?

- Quando hai piantato questi alberi?
- Quando ha piantato questi alberi?
- Quando avete piantato questi alberi?

Çocuklarımızın, bugün ektiğimiz tohumlardan yetişecek ağaçları

Voglio che i nostri bambini diventino giovani donne e uomini

Washington'da şimdi kiraz ağaçları çiçek açtı.

Gli alberi di ciliegio ora sono in fiore a Washington.

O büyük ağaçları nasıl keseceğini biliyor.

- Sa come tagliare degli alberi enormi.
- Lui sa come tagliare degli alberi enormi.

Bu yıl elma ağaçları erken çiçek açtı.

Quest'anno i meli sono fioriti presto.

İncir ağaçları günde 24 saat binlerce türün karnını doyurur.

I fichi nutrono più di mille specie di animali per tutta la giornata.

Park oldukça büyüktür; Çok sayıda ağaçları ve çok sayıda çiçekleri vardır.

Questo parco è abbastanza grande; ha molti alberi e molti fiori.

Şu küçük ev, küçük bir kızken ninemin yaşadığı, papatyalarla kaplı ve etrafında elma ağaçları olan bir tepede bulunan küçük eve çok benziyor.

Questa casetta somiglia proprio a quella in cui viveva mia nonna quando ero bambino, costruita su una collina ricoperta di margherite e circondata da meli.