Translation of "çalmak" in Italian

0.005 sec.

Examples of using "çalmak" in a sentence and their italian translations:

Çalmak yanlıştır.

È sbagliato rubare.

Gitar çalmak istiyorum.

- Voglio suonare la chitarra.
- Io voglio suonare la chitarra.

Gitar çalmak eğlencelidir.

Suonare la chitarra è divertente.

Çalmak bir suçtur.

Rubare è reato.

Onu çalmak istedim.

- Volevo rubarlo.
- Io volevo rubarlo.
- Volevo rubarla.
- Io volevo rubarla.
- Lo volevo rubare.
- Io lo volevo rubare.
- La volevo rubare.
- Io la volevo rubare.

Çalmak doğru değildir.

Non è giusto rubare.

Piyano çalmak hoşuma gider.

Mi piace suonare il piano.

Piyano çalmak kolay değildir.

- Suonare il piano non è facile.
- Suonare il pianoforte non è facile.

Onlar arabayı çalmak istedi.

Volevano rubare la macchina.

Bir hırsızdan çalmak zordur.

È difficile rubare a un ladro.

Tom artık piyano çalmak istemiyor.

- Tom non vuole più suonare il piano.
- Tom non vuole più suonare il pianoforte.

Bir hırsızdan çalmak suç değildir.

Non è un crimine rubare da un ladro.

Onun hobileri gitar çalmak ve şarkı söylemektir.

I suoi hobby sono suonare la chitarra e cantare.

- Gitar çalmak benim hobim.
- Hobim gitar çalmaktır.

Il mio hobby è suonare la chitarra.

Buraya iş konuşmak için geldim, çene çalmak için değil.

Sono venuto qui per parlare di affari e non per blaterare.

Grup hâlinde gezmek, yüksek sesle müzik çalmak, fener ve sopa taşımak

Camminare in gruppo, suonare musica ad alto volume, portare con sé torce e bastoni,

Dünya'nın dört bir yanında, vahşi hayvanlar yemek çalmak konusunda daha çok hüner göstermeye başlıyor.

In tutto il mondo, gli animali selvatici diventano sempre più abili a rubare un pasto.