Translation of "Alıyor" in Hungarian

0.010 sec.

Examples of using "Alıyor" in a sentence and their hungarian translations:

Mantıklı kararlar alıyor,

racionális döntéseket hoz,

Dişi, mesajı alıyor.

A nőstény veszi a lapot.

Diliyle koku alıyor.

Nyelvével gyűjti be a szagokat.

Tom nefes alıyor.

- Tom lélegzik.
- Tamás lélegzik.

Kokuyu alıyor musun?

Érzed ezt?

Tom satın alıyor.

Tom vásárol.

İlaçlarını alıyor musun?

Szeded a gyógyszereidet?

Çok alkol alıyor.

Túl sok alkoholt iszik.

Tom duş alıyor.

Tom zuhanyozik.

Uykunu alıyor musun?

Alszol te eleget?

Arabayı alıyor olacağım.

Elviszem a kocsit.

Kim satın alıyor?

Ki vásárol?

Tom toz alıyor.

Tom port töröl.

Tom kahve alıyor.

Tom éppen kávét iszik.

Tom yiyecek alıyor.

Tom ételt vásárol.

...oselo işi ağırdan alıyor.

az ocelot türelmesen vár.

O, bilgisayarı satın alıyor.

Ő veszi meg a számítógépet.

Yakında kar alıyor olacağız.

Hamarosan havazni fog.

Tom ölüm tehditleri alıyor.

Tom mostanában halálos fenyegetéseket kap.

Tom bunu ciddiye alıyor.

Tom ezt komolyan veszi.

Çok uzun zaman alıyor.

Túl sokáig tart.

Duman kokusu alıyor musun?

Érzel füstöt?

O matematik eğitimi alıyor.

Matematikát tanul.

Başka ilaçlar alıyor musunuz?

Szed bármilyen más gyógyszert?

İşten zevk alıyor musun?

Tetszik neked a munka?

Tom işi ciddiye alıyor.

Tom komolyan gondolja.

Kızım dükkândan süt alıyor.

A lány piacon vásárol tejet.

Tom normal nefes alıyor.

Tom normálisan lélegzik.

Tom hâlâ nefes alıyor.

Tom még lélegzik.

Avukatımdan haber alıyor olacaksın.

Az ügyvédem ki fog hallgatni téged.

Kız süpermarkette süt alıyor.

A lány tejet vesz a szupermarketben.

Tom çocuklarına oyuncak alıyor.

Tom vesz néhány játékot a gyerekeinek.

Mary bale dersleri alıyor.

Mária balettórákat vesz.

Tom işsizlik maaşı alıyor.

Tom munkanélkülin van.

Cep telefonuyla bile satın alıyor.

akár a mobiltelefonjukra is.

Gerçek, sistematik değişim zaman alıyor

hogy a valódi, rendszerszerű változás

Fakat sürü, tehlike kokusu alıyor.

De a csorda megszimatolja a veszélyt.

O, üniversitede hukuk eğitimi alıyor.

Jogot hallgat az egyetemen.

Her gün duş alıyor musunuz?

- Minden nap zuhanyozol?
- Minden nap tusolsz?
- Minden nap zuhanyozik?
- Minden nap tusol?
- Naponta zuhanyozik?

O doğum kontrol hapları alıyor.

Fogamzásgátló tablettát szed.

Kiralıyor musun yoksa alıyor musun?

Bérlakásban laksz vagy van sajátod?

O, kitapları nereden satın alıyor?

Hol vásárol könyveket?

O, kitapçıdan kitap satın alıyor.

Éppen könyveket vásárol a könyvesboltban.

Herhangi bir ilaç alıyor musun?

Ön szed valamilyen gyógyszert?

Tom sadece hak ettiğini alıyor.

Csak azt kapja Tom, amit megérdemel.

Tom zar zor nefes alıyor.

Tom alig lélegzik.

Tom ihtiyaç duyduklarımızı satın alıyor.

Tom azt vásárolja, amire szükségünk van.

Sen gaz kokusu alıyor musun?

Nem érzel gázt?

Bu nedenle, biraz daha zaman alıyor.

így ehhez egy kicsit több idő szükséges.

Mikrofonu eline alıyor ve şunu diyor:

Fogja a mikrofont, és azt mondja:

Gece herkes rahat bir nefes alıyor.

Az éjjel megkönnyebbülést hoz.

Okula yürüyerek gitmek yarım saatimizi alıyor.

- Fél óráig tart elsétálnunk az iskolába.
- Gyalog fél óra a suli.

Annem birkaç yıldır Fransızca dersleri alıyor.

Az anyám évek óta vesz franciaórákat.

Tom hızlı ve derin nefes alıyor.

Tom hiperventillál.

Tom Fransızcayı asıl branş olarak alıyor.

Tom francia szakos.

Tom herhangi bir ilaç alıyor mu?

Tom szed valamilyen gyógyszert?

Tom partiden zevk alıyor gibi görünüyor.

Tom úgy tűnik, élvezi a partit.

Gece yarısı geldiğinde herkes soğuktan nasibini alıyor.

Éjfélkor már mindenkit átjár a hideg.

Düzenli olarak herhangi bir ilaç alıyor musun?

- Szed valamilyen gyógyszert rendszeresen?
- Szedsz rendszeresen gyógyszert?
- Szedsz gyógyszert rendszeresen?

Sıra dışı bir şeyin kokusunu alıyor musun?

- Nem érzel valami szokatlant?
- Nem érzel valami furcsa szagot?

Tom ve Mary işten bir mola alıyor.

Tom és Mary szünetet tartanak a munkában.

Onun için elbiselerini hâlâ Tom'un annesi alıyor.

Tomnak még mindig az anyja vásárolja a ruháit.

Ve Mark Facebook'u düzeltme konusundaki suçlamaları üzerine alıyor.

És Mark nagyon keményen dolgozik a Facebook javításán.

"Sayın L, aklınızı toplamak için ilaç alıyor musunuz?"

"Mr. L., szed valamilyen gyógyszert, hogy jobban tudjon gondolkodni?"

Kasaba deniz seviyesinden 1500 metre yüksekte yer alıyor.

- A város 1500 méterrel van a tengerszint felett.
- A város 1500 méterrel a tengerszint felett helyezkedik el.

Yaklaşık 23 milyar dolar daha fazla yıllık fon alıyor.

annak ellenére, hogy kb. ugyanannyi diák jár iskolába.

Ancak sessiz alan bulmak gitgide daha zor bir alıyor,

De egyre nehezebb csendes helyekre lelni,

Harika şekilde regoliti alıyor, ve yapı inşası için taşıyor.

nagyszerűen felveszi a regolitot, és elviszi az építményhez.

- Ders çalışmaktan keyif alıyor musun?
- Ders çalışmaktan hoşlanır mısın?

Élvezed a tanulást?

Bundan benim aldığım kadar çok zevk alıyor gibi görünüyorsun.

- Úgy látszik, te is kedvedet leled annyira benne, mint én.
- Úgy tűnik, hogy te is élvezed annyira, mint ahogy én.

- Beni duyabiliyor musun?
- Sesimi alıyor musun?
- Sesim geliyor mu?

- Hallasz engem?
- Hallotok engem?

- Bana ait olanı alacağım.
- Bana ait olanları alıyor olacağım.

Elveszem, ami az enyém.

Gerçekten de yapay zekâ çok sayıda rutin işi elimizden alıyor

hogy az MI rutinmunkákat vesz el,

- Bu araba virajları iyi alıyor.
- Bu otomobilin viraj hakimiyeti güzel.

Ez a kocsi jól veszi a kanyarokat.

Tom haftada altı gün çalışıyor ama sadece beş için para alıyor.

Tom heti hat napot dolgozik, de csak ötért kap fizetést.

Sigarayı bırakma sözü her yıl ilk on Yeni Yıl kararı arasında yer alıyor.

A dohányzásról való leszokás a top tíz újévi fogadalmakhoz tartozik évről évre.

Bir hayvanla bu şekilde bir bağ kurup böyle deneyimler yaşamak, tam anlamıyla insanın aklını başından alıyor.

Efféle kapcsolatot létesíteni egy állattal, és ehhez hasonló élményeket átélni egyszerűen elképesztő.