Translation of "Kadınlar" in German

0.016 sec.

Examples of using "Kadınlar" in a sentence and their german translations:

Kadınlar çiçektir

Frauen sind Blumen

Kadınlar güzeldir.

Frauen sind schön.

Kadınlar çalışıyor.

Die Frauen arbeiten.

Kadınlar nerede?

Wo sind die Frauen?

- Kadınlar konuşmayı sever.
- Kadınlar konuşmayı severler.

Frauen reden gerne.

- Kadınlar şuna bayılır.
- Kadınlar şunu sever.

Frauen lieben das.

- Tüm kadınlar güzeldir.
- Bütün kadınlar güzeldir.

Alle Frauen sind schön.

- Kadınlar objeler değiller.
- Kadınlar obje değildir.

Frauen sind keine Gegenstände.

"Kadınlar, oldukları gibi?"

"Frauen, sich selbst treu?"

Bütün kadınlar aynıdır.

Frauen sind alle gleich.

Kadınlar çalışmayı bıraktı.

Die Frauen hörten auf zu arbeiten.

Kadınlar çayı sever.

Die Frauen mögen Tee.

Kadınlar tenis oynuyorlar.

Die Frauen spielen Tennis.

Kadınlar ne ister?

Was wollen Frauen?

Kadınlar benim teyzelerim.

Die Frauen sind meine Tanten.

Tüm kadınlar güzeldir.

Alle Frauen sind schön.

Kadınlar Tom'u severler.

Frauen lieben Tom.

Bütün kadınlar güzeldir.

Alle Frauen sind schön.

Kadınlar onu seviyordu.

Frauen liebten es.

Kadınlar beni sevmez.

Die Frauen mögen mich nicht.

Kadınlar Tom'u sevmiyor.

Frauen mögen Tom nicht.

Kadınlar dünyayı değiştirirler.

Frauen verändern die Welt.

Kadınlar onunla ilgilenmiyorlar.

Frauen sind nicht an ihm interessiert.

Kadınlar bölümü nerede?

Wo ist die Frauenabteilung?

- Kadınlar seks objeleri değiller.
- Kadınlar cinsel obje değildir.

Frauen sind keine Sexobjekte.

- Kadınlar bıyıklı erkekleri sever.
- Kadınlar bıyıklı erkeklerden hoşlanır.

- Den Frauen gefallen Männer mit Schnurrbart.
- Frauen mögen Männer mit Schnurrbart.

Erkekler ve kadınlar farklı.

Männer und Frauen sind verschieden.

Kadınlar dünyanın birincil çiftçileridir.

Weltweit betreiben hauptsächlich die Frauen die Landwirtschaft.

Bazı kadınlar sutyen giymez.

- Einige Frauen tragen keine BHs.
- Einige Frauen tragen keine Büstenhalter.

Bu kadınlar benim teyzelerim.

Die Frauen sind meine Tanten.

Bu, kadınlar arasında popüler.

Er ist bei Frauen beliebt.

Kadınlar erkeklerden daha akıllıdırlar.

Frauen sind klüger als Männer.

Kadınlar erkeklerden daha zekidirler.

- Frauen sind schlauer als Männer.
- Frauen sind klüger als Männer.

Avustralyalı kadınlar çok güzeldir.

Australische Frauen sind sehr schön.

Kadınlar erkeklerden daha karmaşıktırlar.

Frauen sind komplizierter als Männer.

Kadınlar renkli şemsiyeleri severler.

Frauen mögen farbenfrohe Schirme.

Kadınlar genellikle görünüşleriyle yargılanırlar.

Frauen werden oft ihrem Aussehen nach beurteilt.

Kadınlar bir azınlık değildir.

Frauen sind keine Minderheit.

Kadınlar Tom'dan nefret ederler.

Frauen hassen Tom.

Kadınlar benden nefret eder.

Frauen hassen mich.

Kadınlar genellikle tırnaklarını boyarlar.

Frauen färben oft ihre Nägel.

Kadınlar gerçekten ne isterler?

Was wollen die Frauen wirklich?

Kadınlar ona ilgi göstermiyordu.

- Die Frauen beachteten sie nicht.
- Die Frauen beachteten ihn nicht.

Kadınlar unutmazlar. Onlar arşivlerler.

Frauen vergessen nicht. Sie archivieren.

- Uluslararası Kadınlar Günü kutlu olsun!
- Dünya Kadınlar Gününüz kutlu olsun!

Alles Gute zum Weltfrauentag!

- Kadınlar, Viktorya döneminde korse giyiyordu.
- Kadınlar, Viktorya döneminde korseler giyiyordu.

Im Viktorianischen Zeitalter trugen die Frauen Korsette.

- Hayalleri süsleyen kadınlar neyin hayalini kurar?
- Rüya kadınlar rüyalarında ne görür?

Wovon träumen Traumfrauen?

Kendilerine ait kıvrımları olan kadınlar.

Frauen mit unseren ganz eigenen Formen.

Kadınlar da erkeklere âşık olur.

und Frauen verlieben sich in Männer.

İşin başında bu kadınlar var.

Diese Frauen hier leiten die Arbeit.

Bu dergiyi okuyamam. Kadınlar için.

Ich kann diese Zeitschrift nicht lesen. Die ist für Frauen.

Kadınlar bunda erkeklerden daha iyidir.

- Frauen sind besser darin als Männer.
- Frauen können das besser als Männer.
- Frauen eignen sich dafür besser als Männer.

Kadınlar genellikle benimle konuşmak istemiyorlar.

Frauen wollen gewöhnlich nicht mit mir reden.

Kadınlar erkeklerden daha az kazanır.

Frauen verdienen weniger als Männer.

Kadınlar da seks yapmak ister.

Frauen wollen auch Sex haben.

Kadınlar olmadan dünya nasıl olurdu?

Was wäre die Welt ohne Frauen?

İlk önce kadınlar ve çocuklar!

Frauen und Kinder zuerst!

Burada güzel kadınlar var mı?

Gibt es hier schöne Frauen?

Kadınlar erkeklerden farklı olarak değerlendirilir.

Frauen werden anders beurteilt als Männer.

Kadınlar işyerinde iddialı olduklarından cezalandırılıyorlar.

Frauen werden für Durchsetzungsfähigkeit bei der Arbeit bestraft.

Dünya kadınlar günü kutlu olsun.

Alles Gute zum Weltfrauentag.

- Kadınlar anlaşılmak değil, sevilmek ister.
- Kadınlar sevilmek için yaratılmıştır, anlaşılmak için değil.

Frauen sind da, um geliebt, nicht um verstanden zu werden.

Beni neden sadece kadınlar takip ediyor?

Warum folgen mir nur Frauen?

Kadınlar ülke yönetiminde bile çok etkili

Frauen sind auch in der Landesverwaltung sehr effektiv

Mağaza, kadınlar için pahalı aksesuarlar satar.

Der Laden verkauft kostspielige Accessoires für Frauen.

Erkekler, kadınlar kadar iyi araba kullanmaz.

Männer fahren nicht so gut wie Frauen.

Kadınlar erkekler kadar iyi araba süremezler.

Frauen fahren nicht so gut wie Männer.

Kadınlar çoğunlukla erkeklerden daha uzun yaşıyorlar.

Frauen leben normalerweise länger als Männer.

Erkekler ve kadınlar farklı düşünür mü?

- Gibt es Unterschiede in der Denkweise von Männern und Frauen?
- Denken Männer und Frauen unterschiedlich?

Erkekler her zaman kadınlar hakkında konuşur.

Männer sprechen andauernd über Frauen.

FIFA kadınlar dünya kupasını izledin mi?

Hast du dir die FIFA-Weltmeisterschaft der Frauen angesehen?

Kadınlar hakkında öğreneceğin çok şeyin var.

Du musst noch einiges über Frauen lernen.

Bu kitap kadınlar arasında çok popüler.

Dieses Buch ist bei Frauen sehr beliebt.

Erkekler, kadınlar hakkında hiçbir şey bilmezler.

Männer wissen nichts über Frauen.

İyi kalpli kadınlar her zaman güzeldir ama güzel kadınlar her zaman iyi kalpli değildir.

- Gutherzige Frauen sind immer schön, aber schöne Frauen sind nicht immer gutherzig.
- Gutherzige Frauen sind immer hübsch, aber hübsche Frauen sind nicht immer gutherzig.

- Genel olarak, kadınlar erkeklerden daha uzun yaşarlar.
- Genel olarak konuşulursa, kadınlar erkeklerden daha uzun yaşarlar.

Im Allgemeinen leben Frauen länger als Männer.

Bu yalnızca erkeklerin kadınlar üzerindeki casusluğu değildi.

Somit liegt das Problem nicht nur bei Männern, die Frauen ausspionieren.

Kadınlar ve kızlar müthiş bir çözüm ihtimali.

sind Frauen und Mädchen eine Quelle an Möglichkeiten.

1900'lü yılların başında kadınlar cemiyet kurup

In den frühen 1900er Jahren gründeten Frauen eine Gesellschaft und

Kadınlar erkeklerden daha düşük bir maaşla çalıştırılırlar.

Frauen werden zu einem geringeren Lohn beschäftigt als Männer.

Çoğu ülkede kadınlar erkeklerden daha uzun yaşarlar.

In den meisten Ländern leben Frauen länger als Männer.

Kadınlar erkeklerin genellikle çok karmaşık olduğunu hissediyorlar.

Frauen finden, dass Männer oft sehr kompliziert sind.

Erkekler ve kadınlar birçok kültürde farklı giyinirler.

In vielen Kulturen kleiden sich Männer und Frauen unterschiedlich.

Erkeklerden daha çok kadınlar yalancı şahitlik yaparlar.

Vor Gericht leisten Frauen öfter einen Meineid als Männer.

Erkek ve kadınlar birçok açıdan tamamen farklıdırlar.

Frauen und Männer sind in vielerlei Hinsicht grundsätzlich verschieden.

Birçok rap şarkıları kadınlar için onur kırıcı.

Frauen werden in vielen Liedern des Genres „Rap“ herabgewürdigt.

Norveçli Marit Bjoergen 15km kadınlar skiathlonunu kazandı.

Die Norwegerin Marit Bjørgen gewann den 15-km-Skiathlon der Frauen.

Genel olarak kadınlar erkeklerden daha uzun yaşar.

Frauen leben im Allgemeinen länger als Männer.

Tom, kadınlar ve erkekler arasında eşitliğe inanır.

- Tom glaubt an die Gleichberechtigung von Frauen und Männern.
- Tom glaubt an die Gleichberechtigung von Frau und Mann.
- Tom glaubt an die Gleichberechtigung zwischen Frau und Mann.
- Tom glaubt an die Gleichberechtigung zwischen Frauen und Männern.

Kadınlar bir erkeğin hayatının en güzel parçasıdır.

Frauen sind der schönste Teil im Leben eines Mannes.

Kadınlar sürekli aynı zevk için değiştirilebilir enstrümanlardır.

Frauen sind austauschbare Instrumente für ein stets identisches Vergnügen.

Ortalama olarak, kadınlar erkeklerden daha uzun yaşarlar.

Im Schnitt leben Frauen länger als Männer.

Bu kasabadaki kadınlar evlerine çiçek koymak isterler.

Die Frauen in dieser Stadt werden Blumen für ihre Häuser haben wollen.

Bu şirkette erkeklerden daha çok kadınlar var.

In dieser Firma gibt es mehr Frauen als Männer.