Translation of "Kızgındı" in German

0.006 sec.

Examples of using "Kızgındı" in a sentence and their german translations:

Tom kızgındı.

Tom war wütend.

Jane kızgındı.

Jane war wütend.

O, karısına kızgındı.

Er war böse auf seine Frau.

O kendisine kızgındı.

Sie ärgerte sich über sich selbst.

O ona kızgındı.

- Er war böse auf sie.
- Er zürnte ihr.

Tom gerçekten kızgındı.

Tom war wirklich verärgert.

Tom çok kızgındı.

Tom war sehr verärgert.

Teksas valisi kızgındı.

Der Gouverneur von Texas war wütend.

Tom karısına kızgındı.

Tom war böse auf seine Frau.

Kandırıldığı için kızgındı.

Sie ärgerte sich darüber, an der Nase herumgeführt worden zu sein.

Tom, Mary'ye çok kızgındı.

Tom war sehr böse auf Maria.

O sarhoş ve kızgındı.

Er war betrunken und wütend.

- Tom kızgındı.
- Tom sinirlenmişti.

Tom war verärgert.

Tom sarhoştu ve kızgındı.

Tom war betrunken und wütend.

- Kızgındı. Sessiz kalmasının sebebi budur.
- O kızgındı. Sessiz kalmasının nedeni budur.

- Sie war böse. Darum schwieg sie.
- Sie war wütend. Darum schwieg sie.

Tom kızgındı ve kafası karışıktı.

Tom war wütend und verwirrt.

Kız arkadaşı ona gerçekten kızgındı.

Seine Freundin war ihm sehr böse.

Onlar birkaç şey hakkında kızgındı.

Sie waren über einige Sachen verärgert.

O kızgındı, ama sabırla beni dinledi.

Er war verärgert, aber er hörte mir geduldig zu.

O, randevuyu unuttuğumda bana çok kızgındı.

Er war sehr ärgerlich auf mich, als ich die Verabredung vergessen hatte.

- Tom çok kızgındı.
- Tom çok öfkeliydi.

Tom war sehr verärgert.

Birçok Amerikalı, Japon işgali hakkında kızgındı.

Viele Amerikaner waren erbost über den japanischen Überfall.

Tom Mary'nin başka birini öptüğünü gördüğünde kızgındı.

Tom erzürnte, als er sah, wie Maria einen anderen küsste.

O, o kadar kızgındı ki akşam yemeği yemeyi unuttu.

- Er war so wütend, dass er vergaß, das Abendessen einzunehmen.
- Er war so wütend, dass er vergessen hat, Abendbrot zu essen.

Tom Mary'ye o kadar kızgındı ki o ona bakamadı bile.

Tom ärgerte sich so sehr über Maria, dass er sie nicht einmal ansehen konnte.