Translation of "Dolapta" in German

0.006 sec.

Examples of using "Dolapta" in a sentence and their german translations:

Masa örtüsü dolapta.

Die Tischdecke ist im Schrank.

O, dolapta saklanıyor.

Es versteckt sich im Wandschrank.

O, dolapta gizleniyor.

Sie versteckt sich im Wandschrank.

Onlar dolapta saklanıyor.

Sie verstecken sich im Wandschrank.

Tom dolapta saklanıyor.

Tom versteckt sich im Schrank.

Dolapta ne var?

Was ist in dem Schrank?

- Patateslerin dolapta olduğundan eminim.
- Patateslerin dolapta olduğuna eminim.

Ich bin sicher, die Kartoffeln liegen im Schrank.

Dolapta saklanan biri var.

Jemand hält sich im Schrank versteckt.

O dolapta ne var?

Was ist in dem Schrank da?

Bu dolapta ne var?

Was ist in dem Schrank?

Dönme dolapta kimle birlikteydin?

Mit wem warst du auf dem Riesenrad?

Tom dolapta saklanıyor, değil mi?

Tom versteckt sich im Schrank, oder?

Dolapta, vardır...Dolapta ne olduğunu söylemiyorum; o benim büyük sırrımdan arta kalandır.

Im Schrank sind... nein, ich werde nicht sagen, was im Schrank ist; das bleibt mein großes Geheimnis.

Tom bir çocukken dolapta saklanmayı severdi.

Tom versteckte sich, als er klein war, gern im Schrank.

- Buzdolabında biraz süt var.
- Dolapta biraz süt var.

Es gibt Milch im Kühlschrank.

- Yazın et çabuk kötü olur, eti buzdolabında saklamalısın.
- Yazın et çok çabuk bozulur; dolapta muhafaza etmelisin.

Im Sommer wird Fleisch schnell schlecht; du musst es im Kühlschrank aufbewahren.