Translation of "Büyüme" in German

Arkadaşlar, büyüme zamanı.

Es ist an der Zeit zu wachsen, Leute.

Büyüme hızı katlanarak büyüyor.

Die Wachstumsrate ist exponentiell.

Bir çeyreklik büyüme % 1.2, yıllık % 4,8 büyüme oranı anlamına gelir.

Ein vierteljährlicher Zuwachs von 1,2 % bedeutet eine jährliche Zuwachsrate von 4,8 %.

Benim gibi olmak için büyüme.

Werde, wenn du groß bist, nicht so wie ich!

Eğitim geleceğin büyüme pazarındaki enerji gibidir.

Bildung ist neben Energie der Wachstumsmarkt der Zukunft.

Sinema hayatında bir büyüme gösteriyordu Kemal Sunal

Kemal Sunal zeigte ein Wachstum in seinem Kinoleben

Çinli otomotiv ithalat pazarı hafif büyüme sinyalleri gösteriyor.

Auf dem chinesischen Autoimportmarkt zeigen sich Anzeichen für ein leichtes Wachstum.

Eğer tüm büyüme bu yöndeyse güney bu tarafta demektir.

Wächst also alles in diese Richtung, dann ist dort Süden.

Hangisi daha önemlidir, ekonomik büyüme mi yoksa çevrenin korunması mı?

Was ist wichtiger: wirtschaftliche Entwicklung oder Umweltschutz?