Translation of "Ailemin" in German

0.011 sec.

Examples of using "Ailemin" in a sentence and their german translations:

- Ailemin şerefine leke sürdüm.
- Ailemin gururuyla oynadım.
- Ailemin itibarını iki paralık ettim.
- Ailemin saygınlığına gölge düşürdüm.
- Ailemin onurunu kırdım.
- Ailemin namusunu kirlettim.
- Ailemin izzetine halel getirdim.
- Ailemin haysiyetini ayaklar altına aldım.

- Ich habe meine Familie entehrt.
- Ich habe meiner Familie Schande gemacht.

Ailemin ihtiyaçlarını karşılıyorum.

Ich versorge meine Familie.

Ben ailemin evindeyim.

Ich bin bei meinen Eltern.

Ailemin hepsi iyidir.

In meiner Familie geht es allen sehr gut.

Ailemin rızası olmadan evlenemem.

- Ich kann nicht ohne die Einwilligung meiner Eltern heiraten.
- Ich kann nicht ohne die Erlaubnis meiner Eltern heiraten.

Bu, ailemin bir resmidir.

Das ist ein Bild von meiner Familie.

İşte ailemin bir fotoğrafı.

Hier ist ein Foto von meiner Familie.

Ailemin beni aradığına eminim.

Meine Familie sucht bestimmt nach mir.

Ailemin bir fotoğrafını çektim.

Ich machte ein Foto von meiner Familie.

Ailemin fazla parası yoktu.

Meine Familie hatte nicht viel Geld.

ailemin toplumsal hareketliliğine tanık oldum,

Wir zogen aus Wohnungen in ein schönes Haus,

Tom ve Mary ailemin arkadaşları.

Tom und Maria sind Freunde meiner Familie.

Bu, ailemin yaşamış olduğu yerdir.

Hier lebte früher meine Familie.

Bütün ailemin benimle gurur duymasını istiyorum.

Ich will, dass meine ganze Familie stolz auf mich ist.

Ailemin bir çerçeveli fotoğrafı masamın üstünde asılı.

Über meinem Schreibtisch hängt ein gerahmtes Foto meiner Familie.

Böylece bir hayli geleneksel olan Koreli ailemin yanına,

Ich ging also zu meinen traditionell koreanischen Eltern,

Ben ailemin tavsiyesini önemsemeye başladığımda büyüdüğümü fark ettim.

Dass ich erwachsen wurde, merkte ich daran, dass ich anfing, Ratschläge von meinen Eltern zu befolgen.

Ailemin kız kardeşimi benden daha çok sevdiğini düşünüyorum.

Ich glaube, meine Eltern haben meine Schwester lieber als mich.

Ailemin benim hatırım için yaptığı tüm fedakarlıklar için minnettarım.

Ich bin meinen Eltern für all die Opfer, die sie um meinetwillen gebracht haben, sehr dankbar.

Sadece bana kızgın olduğunu düşündüm ve ailemin geriye kalanı ile değil.

Ich dachte, du wärest nur auf mich und nicht auf den Rest meiner Familie wütend.

Ailemin evi birinin oradan doğuda dağları ve kuzeyde okyanusu görebileceği yüksek bir tepede yer almaktadır.

Mein Elternhaus liegt hoch auf einem Hügel, von wo man im Osten die Berge und im Norden das Meer sieht.