Translation of "Yukarıda" in French

0.006 sec.

Examples of using "Yukarıda" in a sentence and their french translations:

Hemen yukarıda.

Juste là.

Kitap orada, yukarıda.

Le livre est tout en haut.

Ellerini yukarıda tut.

- Garde les mains en l'air !
- Gardez les mains en l'air !

Helikopter yukarıda dolaşıyor.

L'hélicoptère est encerclant au dessus.

Benim çalışma odam yukarıda.

Mon bureau est en haut.

O bir kat yukarıda.

C'est à l'étage au-dessus.

Erkek yukarıda fa'dan şarkı söylüyor

Le mâle chante en sol

Sanırım Tom yukarıda tavan arasında.

Je pense que Tom est au grenier.

- Güneş zaten yükselmiş.
- Güneş zaten yukarıda.

Le soleil est déjà levé.

Yukarıda belirtilen hususlarda acil görüşünüzü talep ediyoruz.

Nous sollicitons à présent votre avis sur l'affaire ci-dessus.

Bunu takmak istiyorum. Yukarıda bir sürü gevşek kaya olabilir!

Je vais mettre ça. Il va y avoir des éboulements.

Yukarıda bahsedilen posta öğesi usulüne uygun şekilde teslim edilmiştir.

L'envoi mentionné ci-dessus a été dûment remis.

Yukarıda neye bağlı olduğundan emin değilim. Beni taşımama ihtimali var.

Pas sûr qu'elle soit bien fixée. Il y a un risque que ça ne tienne pas.

Bu muhtemelen iyi olur, yukarıda hava hava çok ısınmaya başlamıştı.

C'est sûrement une bonne idée, il commence à faire très chaud là-haut.

Zürafa yüzemez çünkü ağırlık merkezi çok yukarıda olduğundan baş aşağı döner.

Les girafes ne savent pas nager car leur centre de gravité est si élevé qu'elles se renverseraient.

"Orada, bir sincap" "Ne? Nerede?" "Yukarıda ağaçta. Görüyor musun?" "Evet, onu gördüm!"

« Là, un écureuil ! » « Quoi ? Où ça ? » « Là-haut sur l'arbre. Tu le vois ? » « Oui, je le vois ! »