Translation of "Tanışmak" in French

Seninle tanışmak hoştu.

- Ça a été un plaisir de vous rencontrer.
- Ça a été un plaisir de te rencontrer.

Tom'la tanışmak istiyorum.

Je désirerais rencontrer Tom.

Seninle tanışmak istedim.

Je voulais te rencontrer.

Kızlarla tanışmak zordur.

Rencontrer des filles est difficile.

Onunla tanışmak istiyorum.

Je souhaite faire sa connaissance.

Sizinle tanışmak istiyorum.

- J'aimerais te rencontrer.
- J'aimerais vous rencontrer.

Seninle tanışmak harika.

- C'est super de te rencontrer.
- C'est super de vous rencontrer.

Öğretmenle tanışmak istiyorum.

Je veux rencontrer le professeur.

Ailenle tanışmak istiyorum.

- J'aimerais rencontrer ta famille.
- J'aimerais rencontrer votre famille.

- Onunla tanışmak için bekleyemem.
- Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum.

- Je suis impatient de la rencontrer.
- Je suis impatiente de la rencontrer.

- Hep seninle tanışmak istemiştim.
- Her zaman seninle tanışmak istemiştim.

J'ai toujours voulu te rencontrer.

Burada seninle tanışmak hoştu.

C'était agréable de vous rencontrer ici.

Erkek çocuklarla tanışmak zordur.

Rencontrer des garçons est difficile.

Tom'la tanışmak ister misin?

- Voudrais-tu rencontrer Tom ?
- Voudriez-vous rencontrer Tom ?

Sizinle tanışmak bir zevkti.

- C'est un plaisir de vous rencontrer.
- C'est un plaisir de te rencontrer.

Ailemle tanışmak isteyeceğini düşündüm.

- Je pensais que tu voudrais rencontrer ma famille.
- Je pensais que vous voudriez rencontrer ma famille.

O benimle tanışmak istedi.

Il voulait me rencontrer.

O seninle tanışmak istedi.

Elle voulait te connaître.

Sorumlu kişiyle tanışmak istiyorum.

Je veux parler au responsable.

Tom'la tanışmak istemiyor musun?

- Ne veux-tu pas rencontrer Tom ?
- Ne voulez-vous pas rencontrer Tom ?

Onunla tanışmak için sabırsızlanıyorum.

- Je suis impatient de le rencontrer.
- Je suis impatiente de le rencontrer.

Onun babasıyla tanışmak isterim.

Je voudrais rencontrer son père.

O seninle tanışmak istiyor.

- Il veut vous rencontrer.
- Il veut te rencontrer.

Gerçekten onunla tanışmak istiyorum.

J'adorerais faire sa connaissance.

Tanışmak istediğim kişi sensin.

- Vous êtes celui que je voulais rencontrer.
- Vous êtes celle que je voulais rencontrer.

Seninle tanışmak için sabırsızlanıyorum.

- J'ai hâte de te rencontrer.
- J'ai hâte de vous rencontrer.

Onunla tanışmak istiyor musun?

- Je souhaite la rencontrer.
- Je veux la rencontrer.
- J'ai envie de la rencontrer.

- Tom'la tanışmak istiyorum.
- Tom'la buluşmak istiyorum.
- Tom ile tanışmak istiyorum.

Je veux voir Tom.

Seninle her zaman tanışmak istedim.

- J'ai toujours voulu te rencontrer.
- J'ai toujours voulu faire votre connaissance.

O, seninle tanışmak için istekli.

- Elle est très désireuse de te rencontrer.
- Elle est très désireuse de vous rencontrer.

Onunla tanışmak şerefine nail olmadım.

Je n'ai pas eu l'honneur de le rencontrer.

Onunla tanışmak büyük bir onur.

C'est un grand honneur de le rencontrer.

Seninle tanışmak bir zevkti, Tom.

- Ce fut un plaisir de vous rencontrer, Tom.
- C'était un plaisir de te rencontrer, Tom.

Sizinle tanışmak gerçek bir zevk.

C'est un véritable plaisir que de vous rencontrer.

Sizinle tanışmak gerçek bir onur.

C'est un véritable honneur que de vous rencontrer.

Sizinle tanışmak büyük bir onur.

C'est un grand honneur que de vous rencontrer.

Sonunda sizinle tanışmak çok güzel.

- Il est si bon de finalement te rencontrer.
- Il est si bon de finalement vous rencontrer.

Sonunda sizinle tanışmak bir zevk.

- C'est un plaisir que de finalement te rencontrer.
- C'est un plaisir que de finalement vous rencontrer.

Herkes seninle tanışmak istiyor.Sen ünlüsün!

- Tout le monde veut te rencontrer, tu es célèbre !
- Tout le monde veut vous rencontrer, vous êtes célèbres !

Her zaman Tom'la tanışmak istedim.

- J'ai toujours voulu rencontrer Tom.
- J'ai toujours eu envie de rencontrer Tom.

Tom'un seninle tanışmak istediğini biliyorum.

- Je sais que Tom voulait te rencontrer.
- Je sais que Tom voulait vous rencontrer.

Bir gün onunla tanışmak istiyorum.

J'aimerais la rencontrer un jour.

Sizinle tanışmak bir onurdur, bayan.

C'est un honneur de vous rencontrer, Mademoiselle.

Sizinle tanışmak büyük bir onurdur.

C'est un grand honneur de vous rencontrer.

Tom kütüphanede seninle tanışmak istedi.

Tom voulait te rencontrer à la bibliothèque.

Onun düşündüğü bütün şey onunla tanışmak.

La seule chose à laquelle il pense est de la rencontrer.

En kısa sürede Tom'la tanışmak istiyorum.

J'aimerais rencontrer Tom le plus tôt possible.

O, insanlarla tanışmak için oraya gider.

- Il y va pour rencontrer des gens.
- Il va là pour rencontrer des gens.

Diğer yolcularla tanışmak amacıyla yolculuk yapıyor.

Il voyage dans le but de rencontrer d'autres voyageurs.

Belediye başkanını tanımıyorum, ama tanışmak isterim.

- Je ne connais pas le maire mais je tiens à le rencontrer.
- Je ne connais pas le maire mais je voudrais le rencontrer.

Sizinle tanışmak bir zevkti, Bay Tamori.

Ce fut un plaisir de vous rencontrer, Monsieur Tamori.

Gerçekten olgun bir bayanla tanışmak isterdim.

Je voulais rencontrer une femme vraiment mature.

Artık İncil'i bilmeyen insanlarla tanışmak oldukça yaygın.

Il est fréquent de rencontrer aujourd'hui des jeunes gens qui n'ont point connaissance de la Bible.

Küçük erkek kardeşinle her zaman tanışmak istedim.

- J'ai toujours voulu rencontrer ton petit frère.
- J'ai toujours voulu rencontrer votre jeune frère.

Tom'un niçin Mary ile tanışmak istemediğinden emin değilim.

Je n'ai pas trop compris pourquoi Tom ne voulait pas voir Marie.

- Sizinle tanışmak hoştu, Ken.
- Tanıştığımıza memnun oldum, Ken.

- Ravi de te connaître, Ken.
- Ravie de te connaître, Ken.
- Enchanté de te connaître, Ken.
- Enchantée de te connaître, Ken.

Tom bana anne ve babamla tanışmak istediğini söyledi.

Tom m'a dit qu'il veut rencontrer mes parents.

Mary bana anne ve babamla tanışmak istediğini söyledi.

Mary m'a dit qu'elle veut rencontrer mes parents.

Sonra, gerçek hayatta mümkün olduğu kadar hızlı tanışmak istedim,

Ensuite, je voulais une vraie rencontre, aussi vite que possible,

- Herkes sizi görmek istiyor. Siz ünlüsünüz!
- Herkes seninle tanışmak istiyor.Sen ünlüsün!

Tout le monde veut vous rencontrer, vous êtes célèbres !

- Tom benimle tanışmak ister.
- Tom benimle görüşmek ister.
- Tom benimle buluşmak ister.

Tom veut me rencontrer.

- Beth onunla tanışmak için can atıyordu fakat o asla gelmedi.
- Beth onunla görüşmeye can atıyordu fakat hiç gelmedi.

Beth attendait avec impatience de le voir, mais il ne se montra jamais.