Translation of "Saldırıya" in French

0.010 sec.

Examples of using "Saldırıya" in a sentence and their french translations:

Saldırıya uğradım.

On m'a attaqué.

Saldırıya uğruyoruz.

- Nous sommes attaqués.
- Nous sommes attaquées.

Tom saldırıya uğradı.

- Quelqu'un a attaqué Tom.
- Quelqu'un attaqua Tom.
- Tom s'est fait agresser.

Az önce saldırıya uğradım.

Je viens d'être dévalisé.

Korsanlar tarafından saldırıya uğradık.

- Nous avons été attaqués par des pirates !
- Nous avons été attaquées par des pirates !

Zombiler tarafından saldırıya uğradık.

- Nous avons été attaqués par des zombis.
- Nous fûmes attaqués par des zombis.
- Nous avons été attaquées par des zombis.
- Nous fûmes attaquées par des zombis.

Saldırıya Tom liderlik etti.

- Tom a mené l'attaque.
- Tom a dirigé l'offensive.

Haydutlar tarafından saldırıya uğradık.

- Nous avons été attaqués par des bandits.
- Nous avons été attaquées par des bandits.

çok fazla saldırıya maruz kaldılar.

ou à subir des agressions.

Arı sürüsü tarafından saldırıya uğradık.

Nous étions attaqués par un essaim d'abeilles.

Biz sivrisinekler tarafından saldırıya uğruyoruz.

Nous sommes attaqués par les moustiques.

Bir kız metroda saldırıya uğradı.

Une jeune fille s'est fait agressée dans le métro.

Çok geçmeden konserlerimde saldırıya uğramaya başladım.

Très vite, donc, j'ai commencé à être attaquée dans mes propres concerts.

Evime giderken saldırıya uğradım ve soyuldum.

J'ai été attaqué et dévalisé sur le chemin de la maison.

Bir köpek balığı tarafından saldırıya uğradı.

Il fut attaqué par un requin.

Tom bir köpekbalığı tarafından saldırıya uğradı.

Tom fut attaqué par un requin.

Bir genç kız metroda saldırıya uğradı.

Une jeune fille s'est fait agressée dans le métro.

Dan iki kişi tarafından saldırıya uğradı.

Dan a été agressé par deux personnes.

Ben bir ayı tarafından saldırıya uğradım.

J'ai été attaqué par un ours.

Gece geç vakitte evine dönerken, saldırıya uğradı.

Il a été agressé alors qu'il rentrait chez lui tard dans la nuit.

O, büyük bir yılan tarafından saldırıya uğradı.

Elle avait été attaquée par un grand serpent.

Tom bir arı sürüsü tarafından saldırıya uğradı.

Tom s'est fait attaquer par un essaim d'abeilles.

Tom kuduz bir sincap tarafından saldırıya uğradı.

Tom a été attaqué par un écureuil enragé.

Saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

ils sont prêts à attaquer.

İran atom programı, kötü amaçlı yazılım tarafından saldırıya uğradı.

- Le programme nucléaire iranien vient de faire l'objet d'une attaque par un maliciel.
- Le programme nucléaire iranien vient de faire l'objet d'une attaque par un logiciel malveillant.

Kendini bir saldırıya atarak savaşın kontrolünü kaybetti ve Bernadotte'nin Kuzey Ordusu

Se jetant dans une attaque, il perdit le contrôle de la bataille et fut sévèrement battu par l'

Sonra hattı stabilize oldu, Davout saldırıya geçti ... ve düşman ordusunu bozguna uğrattı.

Puis, sa ligne stabilisée, Davout passe à l'offensive ... et met en déroute l'armée ennemie.

Jena Muharebesi'nde Ney, emirlerini dikkate almadı ve Prusya hatlarında doğruca saldırıya uğradı

À la bataille d'Iéna, Ney ignora ses ordres et chargea directement les lignes prussiennes,

Borodino katliamının ortasında Ney, Rus toprak işlerine yapılan saldırının ardından kolorduyla birlikte saldırıya geçti

Au milieu du massacre de Borodino, Ney a mené son corps en attaque après attaque sur les terrassements

Sarmal hâline gelip kafalarını öyle geriye çekmeleri, saldırıya ve ileri atılmaya hazır oldukları anlamına gelir.

Quand ils reculent la tête et s'enroulent, ils sont prêts à attaquer.

O da kişisel olarak cesurdu, Lodi'de bir saldırıya ve Rivoli'de bir süvari hücumuna liderlik etti.

Il était personnellement courageux aussi, menant une attaque à Lodi et une charge de cavalerie à Rivoli.

Muhtemelen Napolyon'u yakalanmaktan veya daha kötüsünden kurtaran yeni bir saldırıya öncülük etmek için soyunma istasyonundan ayrıldı .

le poste de secours pour mener une nouvelle attaque, qui a probablement sauvé Napoléon de la capture ou pire.