Translation of "Dikey" in French

0.004 sec.

Examples of using "Dikey" in a sentence and their french translations:

Bu dikey bir çizgi.

C'est une ligne verticale.

Ve bunu dikey pozisyona getirip

et le mettre en position verticale

Tango, yatay arzuların dikey anlatımıdır.

Le tango est l'expression verticale d'un désir horizontal.

Burada küçük bir dikey bölüm var.

Là, on a une section à la verticale.

Kağıt üzerinde bazı dikey çizgiler çizdi.

Il dessina quelques lignes verticales sur le papier.

Bu dikey kanyon duvarları yüzünden yukarı da çıkamam. Buna kayayla çevrelenmek deniyor.

Et c'est trop abrupte pour remonter. On est le dos au mur.

Mary dikey çizgili giysiler giymekten hoşlanır çünkü onların daha ince gösterdiğini duymuş.

Marie aime porter des vêtements avec des rayures verticales, car elle a entendu dire que ça amincissait.