Translation of "Kanyon" in French

0.004 sec.

Examples of using "Kanyon" in a sentence and their french translations:

Kanyon yarığına indik

On est en bas du canyon en fente.

Tamam, şu kanyon yarığına inelim.

Descendons ce canyon en fente.

Kanyon yarığı burada gerçekten daralıyor.

Le canyon devient vraiment étroit.

Büyük Kanyon tam bir bakir doğa

Le grand Canyon possède une nature sauvage

Yani batının şu tarafta, kanyon yarığının arkasında

Vous pensez que l'ouest est par là,

Kanyon yarığından çıktık. Şimdi yine güneşin sıcağındayız.

On est sortis du canyon en fente. On se retrouve en plein soleil.

Ve şimdi de, kanyon bizi rotamızı değiştirmeye zorluyor

Ce canyon nous envoie dans une autre direction.

Tek sorun şu ki Büyük Kanyon pek ulaşılır değil.

Il faut savoir que le Grand Canyon n'est pas vraiment accessible.

Bu kanyon yarığı da serin olduğu için hızlı buharlaşmıyor.

Et vu qu'il fait frais dans ce canyon en fente, elle ne s'évapore pas vite.

Kanyon çok dar. Ben de kanyonun kenarından halatla inip

C'est trop étroit dans ce canyon. Je vais descendre en rappel sur le bord du canyon,

kanyon yarığından halatla inip enkaza o şekilde mi ulaşmaya çalışacağız?

Ou bien on descend le canyon en rappel et on se faufile en direction des débris ?

Yoksa bu yönde mi? Solda, kanyon yarığının olduğu yönde mi?

Ou par là, à gauche, vers ce canyon en fente ?

Bu dikey kanyon duvarları yüzünden yukarı da çıkamam. Buna kayayla çevrelenmek deniyor.

Et c'est trop abrupte pour remonter. On est le dos au mur.