Translation of "Utanıyor" in English

Yaptığından utanıyor.

She is ashamed of what she's done.

Utanıyor musun?

Are you embarrassed?

Tom utanıyor.

Tom is getting embarrassed.

Utanıyor benden.

She's ashamed of me.

Eski giysilerinden utanıyor.

She is ashamed of her old clothes.

Oğlunun davranışından utanıyor.

He is ashamed of his son's conduct.

O, bedeninden utanıyor.

She's ashamed of her body.

Tom vücudundan utanıyor.

Tom is ashamed of his body.

Benden utanıyor musun?

Are you ashamed of me?

Tom benden utanıyor.

Tom is ashamed of me.

Tom yaptıklarından utanıyor.

Tom is ashamed of what he did.

Tom muhtemelen utanıyor.

Tom is probably still embarrassed.

O yalan söylemekten utanıyor.

He is ashamed of telling lies.

Oğlum kendi davranışından utanıyor.

My son is ashamed of his behavior.

Tom, oğlunun davranışlarından utanıyor.

Tom is embarrassed by his son's behavior.

O muhtemelen dairesinden utanıyor.

She's probably ashamed of her apartment.

Benimle görülmekten utanıyor musun?

Are you embarrassed to be seen with me?

Tom yardım istemek için utanıyor.

Tom is ashamed to ask for help.

O, halk içinde emzirmeye utanıyor.

She is embarrassed to breastfeed in public.

Harry, Sally'ye yalan söylediği için utanıyor.

Harry is ashamed of having lied to Sally.

Meryem ön dişlerinin ayrık olmasından utanıyor.

Mary's self-conscious about the gap between her front teeth.

- Tom neden utanıyor?
- Tom neden utandı?

Why is Tom embarrassed?