Translation of "Saklanmak" in English

0.006 sec.

Examples of using "Saklanmak" in a sentence and their english translations:

Saklanmak zorundayım.

I have to hide.

Saklanmak zorundayız.

We've got to hide.

Saklanmak zorundasınız.

You've got to hide.

Saklanmak zorunda kaldım.

I had to hide.

Artık saklanmak zorunda olmayacaksın.

You won't have to hide any longer.

Tom saklanmak zorunda değil.

Tom doesn't have to hide.

Tom saklanmak zorunda kalmadı.

Tom didn't have to hide.

Ben polisten saklanmak zorunda kaldım.

I had to hide from the police.

Bir kayanın altında saklanmak istiyorum.

I want to hide under a rock.

Tom artık saklanmak zorunda kalmayacak.

Tom won't have to hide any longer.

Sadece polisiye tedbirlerin arkasına saklanmak yerine

[Pepe] Instead of only hiding behind police measures,

Saklanmak için başka bir yer bulalım.

Let's find somewhere else to hide.

- Saklanmak zorunda değiliz.
- Gizlenmek zorunda değiliz.

We don't have to hide.

- Saklamak zorunda değilsin.
- Saklanmak zorunda değilsin.

You don't have to hide.

Çabuk, lambayı söndür, karanlıkta saklanmak istiyorum.

Quick, turn off the lamp, I want to hide in the darkness.

Tom saklanmak için iyi bir yer bulamadı.

Tom couldn't find a good place to hide.

- Tom saklanmak için eğildi.
- Tom sakınmak için eğildi.

Tom ducked for cover.

Tom'un saklanmak için güvenli bir yere ihtiyacı vardı.

- Tom needed somewhere safe to hide out.
- Tom needed somewhere safe to hide.

Lütfen saklanmak için bir yer bulmama yardım eder misin?

Could you please help me find a place to hide?

Ben sadece bir deliğe sürünerek girmek ve saklanmak istiyorum.

I just want to crawl into a hole and hide.

- Tom saklanacak iyi bir yer buldu.
- Tom saklanmak için iyi bir yer buldu.

Tom has found a good place to hide.