Translation of "Sahneye" in English

Sahneye çıktım,

So I get up on stage,

O, sahneye şaşırmıştı.

He was surprised at the scene.

Tom sahneye çıktı.

Tom came on stage.

Tom sahneye yürüdü.

Tom walked out on stage.

Hayatı sahneye benzetenler var.

- Some people compare life to a stage.
- There are those who compare life to a stage.

Tom sahneye geri yürüdü.

Tom walked back on the stage.

Bu hikayeyi sahneye koyabilirim.

I may put this story on the stage.

Tom henüz sahneye çıkmadı.

- Tom hasn't yet made an appearance.
- Tom hasn't made an appearance yet.

Sami sahneye çıkmaktan hoşlanıyordu.

Sami liked to perform.

Çoğu kez, komedyen sahneye çıktığında

Most of the time when a comedian gets onstage,

Bir kaç defa sahneye çıkıp

come on stage a few times

Oyun onun tarafından sahneye kondu.

The play was produced by him.

Drama geçen ay sahneye kondu.

The drama was presented last month.

Illüzyonu yaratarak sahneye geri döner.

creating the illusion of continuity.

Tom sahneye çıkarken herkes alkışladı.

Everyone applauded as Tom walked out onto the stage.

Tom dün gece sahneye çıktı.

Tom performed last night.

Bu sahneye o sayede mi çıktım?

Am I on this stage because of it?

Seyirci alkışlarken o, sahneye doğru yürüdü.

He walked onto stage while the audience were applauding.

Piyanist yeniden sahneye çağırıncaya kadar alkışladılar.

They clapped until the pianist played an encore.

Polis sahneye geldiğinde suçlu terk etti.

When the police came on stage, the criminal gave up.

Sahneye çıkmadan önce her zaman sinirlenirim.

I always get nervous before I go on stage.

Müzisyen olarak ilk kez sahneye çıktı.

She made her first appearance as a musician.

İlk kez 1969'da sahneye çıktı.

Her first appearance on the stage was in 1969.

Tom bar ve birahanelerde sahneye çıktı.

Tom performed in bars and pubs.

Okul bir Doğuş oyununu sahneye koydu.

The school put on a Nativity play.

- Tony performans gösteriyor.
- Tony sahneye çıkıyor.

Tony is performing.

Aktris ilk kez sekiz yaşında sahneye çıktı.

The actress made her debut when she was eight.

Tom sahneye çıktı ve gitarını çalmaya başladı.

Tom came out on the stage and started playing his guitar.

Tom gitarını aldı ve sahneye doğru gitti.

Tom picked up his guitar and headed for the stage.

Ben sık sık gece kulüplerinde sahneye çıkarım.

I often perform in nightclubs.

Tom sahneye çıktı ve şarkı söylemeye başladı.

Tom walked out on to the stage and started singing.

Tiyatro topluluğu üç perdelik bir oyun sahneye koydu.

The company presented a three-act play.

Ben bir gün Carnegie Hall'da sahneye çıkmak istiyorum.

I'd like to perform at Carnegie Hall someday.

- Koro şefi sahnede göründü.
- Koro şefi sahneye çıktı.

The conductor appeared on the stage.

Tam sahneye gitmeden önce, Tom her zaman sinirlenir.

Tom always gets nervous just before he goes on stage.

Ondan sonra Aleksander Wolszczan adında bir kişi sahneye çıkıyor.

The next guy to come up is a man named Aleksander Wolszczan

Rock şarkıcısı sahneye çıktığında, konserindeki izleyici yüksek sesle alkışladı.

When the rock singer appeared on the stage, the audience at the concert clapped loudly.

Onlar gelecek hafta "Romeo ve Juliet"i sahneye koyacaklar.

They are going to perform "Romeo and Juliet" next week.

- Tom performansı hiç bırakmadı.
- Tom sahneye çıkmayı hiç bırakmadı.

Tom never stopped performing.

Tom sahneye çıkmadan önce genellikle herhangi bir şey yemez.

- Tom doesn't usually eat anything before he goes on stage.
- Tom usually doesn't eat anything before he goes on stage.

- Sahneye çıkınca hâlâ gerginleşiyor musun?
- Sahnede hâlâ heyecanlanıyor musun?

Do you still get nervous on stage?

- Hayatı sahneye benzetenler var.
- Yaşamı tiyatro sahnesine benzetenler var.

There are those who compare life to a stage.

Deniz bazen çok özel bir gösteri sahneye koyar. Işıltılı gelgitler.

Sometimes, the sea puts on a particularly special show. Luminous tides.

Tom ilk kez sahneye çıkar çıkmaz gençler arasında popüler oldu.

Tom became popular among teenagers as soon as he made his debut on the screen.

Onun sahneye ilk çıkışı mevsimin en büyük sosyal olayı idi.

Her debut was the biggest social event of the season.

Beyefendi, ayağa kalkar mısınız, sahneye gelmenize gerek yok, bunlara bakın lütfen,

You sir, would you mind standing up, please look at these,

Iron Maıden Cibuti'ye teker koydu diyebiliriz. Ancak bu durumda, sahneye çıkmak

We could say that Iron Maiden has landed in Djibouti but, in this case, they didn’t

- Onların işi oyunculara makyaj yapmaktır.
- İşleri, sahneye çıkan oyunculara makyaj yapmak.

Their job is to do make-up for performing artists.

Hem şarkı hem de dans ile sanatçılar mükemmel bir gösteriyi sahneye koydular.

- The performers danced whilst singing - they performed extremely well.
- With both song and dance, the performers put on an excellent show.

- Tom'un ortaya çıkacağını mı düşünüyorsun?
- Tom'un sahneye çıkacağını mı düşünüyorsun?
- Tom'un kendini göstereceğini mi düşünüyorsun?

Do you think Tom will make an appearance?

- Son karikatürlerde çok fazla şiddet ve müstehcen sahne var.
- Yeni karikatürler çok fazla şiddet ve cinsel sahneye sahip.

Recent comics have too many violent and sexual scenes.

Tüm dünya bir sahnedir, insanlar da yalnızca birer oyuncu. Sahneye girer, çıkarlar ve zamanları boyunca yedi dönemden oluşan birçok oyun sergilerler.

All the world is a stage, and all the men and women merely players. They have their exits and their entrances, and one man in his time plays many parts, his acts being seven ages.