Translation of "Sözüm" in English

0.008 sec.

Examples of using "Sözüm" in a sentence and their english translations:

Sözüm senedimdir.

My word is my bond.

Sana sözüm olsun.

- You have my word on it.
- I swear.

Söyleyecek sözüm yok.

I'm speechless.

Tutulacak bir sözüm vardı.

I had a promise to keep.

Tom sözüm ona sağlıklı.

Tom is supposedly healthy.

Sana söyleyecek sözüm yok.

I don't have anything to say to you.

Tom sözüm ona çok zengin.

Tom is supposedly very wealthy.

Sözüm bir imza kadar iyidir.

My word is as good as a signature.

Üzgünüm, fakat önceden verilmiş sözüm var.

I'm sorry, but I have a prior engagement.

Ne yazık ki başka sözüm vardı.

Unfortunately, I had another commitment.

Ne yazık ki bir sözüm var.

Unfortunately, I have a commitment.

Onun hakkında söyleyecek daha fazla sözüm yok.

I have nothing more to say about him.

Üzgünüm, benim zaten başka bir sözüm var.

I'm sorry, I already have another commitment.

Bu benim tek şartım ve son sözüm.

This is my only condition and my last word.

- Söyleyecek başka bir şeyim yok.
- Başka sözüm yok.

I don't have anything else to say.

- Son sözüm budur.
- Ben diyeceğimi dedim.
- Daha fazla konuşmayacağım.

I'm all done talking.

Ne yazık ki, bu konuda söyleyecek bir sözüm yok.

Unfortunately, I don't have a say in the matter.

- Bir randevum var.
- Önceden verilmiş bir sözüm var.
- Başka bir randevum var.

I have a prior engagement.