Translation of "Renkte" in English

Bu kalemler aynı renkte.

These pencils are the same color.

Bizim farklı renkte gözlerimiz var.

We have different color eyes.

Tom duvarı yeşil renkte boyadı.

Tom painted the wall green.

Tom arabasını mavi renkte boyayacak.

Tom will paint his car blue.

Taksiler neden genelde sarı renkte?

Why are taxis usually yellow?

Peynir, quesillo ile aynı renkte değil.

The cheese is not the same color as quesillo.

Sinyal kırmızı renkte iken yolu geçmeyin.

Tom kicked the door shut behind him.

Odanızı istediğiniz herhangi bir renkte boyayabiliriz.

We can paint your room any color you want.

Keşke farklı renkte bir gömlek alsaydım.

I wish I'd bought a different color shirt.

Farklı renkte aynı şeyden var mı?

Do you have the same thing in a different color?

Saçlarımı Tom'unkiyle aynı renkte boyamak istiyorum.

I want to dye my hair the same color as Tom's.

Tom, duvarları açık yeşil renkte boyadı.

Tom painted the walls light green.

Bina en güzel renkte mermerden inşa edilmiştir.

The building is built of marble of a most lovely color.

Bu havlular aynı renkte fakat farklı boyutlardadır.

These towels are the same color but different sizes.

Bizde sizin ölçünüz var o renkte değil.

We have your size, but not in that color.

Odanız için güzel bir renkte boya seçtiniz.

You've chosen a nice color paint for your room.

Bahar gelince pembe ve beyaz renkte çiçekler açıyor

until spring, when it blossoms in pink and white

İşte gece şehirde avlanan sarı renkte bir fırsatçı.

Here's a brazen prowler hunting in the city at night.

O siyah saçları ve koyu renkte gözleri vardı.

She had black hair and dark eyes.

Duvarın iç kısmı beyaz, dış kısmı ise yeşil renkte.

The wall is white on the inside and green on the outside.