Translation of "Mutabık" in English

0.002 sec.

Examples of using "Mutabık" in a sentence and their english translations:

- Bizimle mutabık kaldın.
- Bizimle anlaşmaya vardın.

You made a bargain with us.

Biz neredeyse hiçbir şeyde mutabık kalmayız.

We hardly ever agree on anything.

Tabii ki Eyfel Kulesi'nin uzunluğunda mutabık kalmak;

Of course, it's much easier to agree on the height of the Eiffel Tower

Amerikalıların çoğu Başkan Wilson ile mutabık kalmıştı.

Most Americans agreed with President Wilson.

- Biz indirim oranı üzerinde mutabık kaldık.
- Biz indirim oranı üzerinde anlaştık.

We have agreed on the rate of discount.