Translation of "Güzeldir" in English

Annem güzeldir.

My mother is beautiful.

O güzeldir.

- She is beautiful.
- She's beautiful.
- She's pretty.

Kadın güzeldir.

The woman is beautiful.

Hayat güzeldir.

Life is beautiful.

Yürümek güzeldir.

Walking is nice.

Laurie güzeldir.

Laurie is beautiful.

Kadınlar güzeldir.

Women are beautiful.

Bira güzeldir.

Beer's good.

Yaşam güzeldir.

- Life is good.
- Life's good.

Bu güzeldir.

This is beautiful.

Siyah güzeldir.

Black is beautiful.

Yeryüzü güzeldir.

Earth is a beautiful planet.

Kale güzeldir.

The castle is beautiful.

Kelebekler güzeldir.

Butterflies are beautiful.

Ablam güzeldir.

My older sister is beautiful.

Yıldızlar güzeldir.

Stars are beautiful.

Hava güzeldir.

It's nice.

Sevmek güzeldir.

To love is nice.

Çeşitlilik güzeldir.

Diversity is good.

Doğa güzeldir.

Nature is beautiful.

İstenmek güzeldir.

It's good to be wanted.

Ay güzeldir.

The moon is beautiful.

Meryem güzeldir.

- Mary is gorgeous.
- Mary is stunning.

Kampüs güzeldir.

The campus is beautiful.

Cennetkuşları güzeldir.

Birds-of-paradise are beautiful.

İslam güzeldir.

Islam is beautiful.

Yahudilik güzeldir.

Judaism is beautiful.

Dil güzeldir.

Language is beautiful.

Pandalar güzeldir.

Pandas are beautiful.

- Tüm kadınlar güzeldir.
- Bütün kadınlar güzeldir.

All women are beautiful.

Nehir buralarda güzeldir.

The river is very beautiful around here.

Pembe güller güzeldir.

Pink roses are beautiful.

Kırsal İlkbaharda güzeldir.

The countryside is beautiful in the spring.

Benim vajinam güzeldir!

My vagina is beautiful!

Umarım, ada güzeldir.

Hopefully, the island is beautiful.

Hawaii'de akşamlar güzeldir.

Evenings in Hawaii are beautiful.

Sonbaharda Ay güzeldir.

- The moon is beautiful in fall.
- The moon is pretty in the fall.
- The moon is beautiful in autumn.

Suzhou çok güzeldir.

Suzhou is very beautiful.

Boston gece güzeldir.

Boston is beautiful at night.

Raisa çok güzeldir.

Raisa is adorable.

Bu kale güzeldir.

- That castle is beautiful.
- This castle is beautiful.

Bu resimler güzeldir.

These pictures are beautiful.

Doğduğum kasaba güzeldir.

The town where I was born is beautiful.

Lanzarote çok güzeldir.

Lanzarote is very beautiful.

Bahçemdeki güller güzeldir.

The roses in my garden are beautiful.

Mermer zeminler güzeldir.

Marble floors are beautiful.

Gerekli hissetmek güzeldir.

It's nice to feel needed.

Kız kardeşim güzeldir.

My sister is pretty.

Güzellik kendinde güzeldir.

Beauty is beautiful in itself.

Boston'da hayat güzeldir.

Life in Boston is good.

Fuji Dağı güzeldir.

Mount Fuji is beautiful.

Tüm kadınlar güzeldir.

All women are beautiful.

Bütün kadınlar güzeldir.

All women are beautiful.

Kırsal bölge güzeldir.

The countryside is beautiful.

Arkadaşımın arkadaşı güzeldir.

My friend's friend is beautiful.

Belki hava güzeldir.

Perhaps the weather is fine.

Fransa'nın kadınları güzeldir.

The women of France are beautiful.

Prag çok güzeldir.

Prague is very beautiful.

Mary çok güzeldir.

Mary is very pretty.

Pirincin tadı güzeldir.

- The rice is delicious.
- The rice is yummy.

Tac Mahal güzeldir.

The Taj Mahal is beautiful.

Tom'un müziği güzeldir.

Tom's music is beautiful.

Gökdelenler çok güzeldir.

Skyscrapers are so beautiful.

Çoğu dil güzeldir.

Most languages are beautiful.

Tüm renkler güzeldir.

All colours are beautiful.

Bugün hava güzeldir.

- It's nice today.
- The weather is beautiful today.

Kuran ilahileri güzeldir.

Qur'an chanting is pretty.

Arapça hat güzeldir.

Arabic calligraphy is beautiful.

Hayır, tek başınalık güzeldir.

No, being alone is good.

Hawaii'de akşam çok güzeldir.

The evening in Hawaii is very beautiful.

Göl büyük ve güzeldir.

The lake is large and beautiful.

Bugün hava oldukça güzeldir.

The weather is just right today.

Kyoto Sonbaharda en güzeldir.

- Kyoto is most beautiful in autumn.
- Kyoto is the most beautiful in the autumn.

Babamın arabası çok güzeldir.

My father's car is very nice.

Mahjong kiremitleri çok güzeldir.

Mahjong tiles are very beautiful.

Dünyanın bütün dilleri güzeldir.

All the languages of the world are beautiful.

O genç ve güzeldir.

She's young and beautiful.

Şu güller çok güzeldir.

These roses are very beautiful.

- O güzel.
- O güzeldir.

- She is beautiful.
- She's beautiful.
- She's pretty.
- That is beautiful.
- That's beautiful.

- Hayat güzeldir.
- Hayat harika.

- Life is beautiful.
- Life is sweet.
- Life is enjoyable.
- Life is wonderful.
- Life is great.

Benim memleketim çok güzeldir.

My hometown is very pretty.

Trang, Dorenda kadar güzeldir.

Trang is as pretty as Dorenda.

Kiraz çiçekleri çok güzeldir.

Cherry blossoms are very beautiful.