Translation of "Kadına" in English

0.020 sec.

Examples of using "Kadına" in a sentence and their english translations:

Şu kadına bak!

- Check out that woman!
- Take a look at that woman!
- Check out the woman over there!

Kadına merhaba dedi.

He said hello to the woman.

Oradaki kadına bak.

Look at the woman over there!

Bir kadına benziyorsun.

You look like a woman.

- Şu aptal kadına dayanamıyorum.
- Şu aptal kadına tahammül edemiyorum.
- Şu aptal kadına katlanamıyorum.

I can't stand that silly woman.

Bunları hepsi kadına verildi,

All of it was transfused into her,

Bir kadına aşık oldum.

I fell in love with a woman.

Ben bu kadına aşığım.

I'm in love with this woman.

O, kadına selam verdi.

He greeted the woman.

Asla bir kadına vurmadım.

I'd never hit a woman.

Kadına bağımsızlık verdiğini söylüyorlardı.

They're practical, you know, they allow women to be independent.”

Ben kadına para verdim.

I gave the money to the woman.

Bu kadına karşı koyamıyorum.

I can't resist this woman.

Herhangi bir kadına sor.

Ask any woman.

O bir kadına benziyor.

He looks like a woman.

Bir kadına benziyor muyum?

Do I look like a woman?

O kadına hiç güvenmiyorum.

I don't trust that woman at all.

Fadıl kadına tecavüz etti.

Fadil raped the woman.

Fadıl yanlış kadına düştü.

Fadil fell for the wrong woman.

Yerini yaşlı kadına verdi.

She gave her seat to the old woman.

- Tom, başka bir kadına âşık oldu.
- Tom başka bir kadına aşık.

Tom is in love with another woman.

Koltuğunu yaşlı bir kadına önerdi.

He offered his seat to an old woman.

Genç bir kadına aşık oldu.

He fell in love with a younger woman.

Ben bir kadına hiç vurmadım.

I've never hit a woman.

İyi bir kadına ihtiyacın var.

You need a good woman.

Çıplak bir kadına asla güvenme.

Never trust a naked woman.

Bir kadına asla yaşını sormamalısın.

You should never ask a woman her age.

Tom koltuğunu yaşlı kadına verdi.

Tom gave his seat to the old woman.

Hayatımda bir kadına ihtiyacım var.

I need a woman in my life.

O başka bir kadına aşık.

He's in love with another woman.

Ben güzel bir kadına bakıyordum.

I was looking at a pretty hen.

Bir kadına onun yaşını sormamalıyız.

We should not ask a woman her age.

Sami birçok kadına kötü davranmıştı.

Sami mistreated many women.

- Bir kadına kaç yaşında olduğunu sormamalısın.
- Bir kadına kaç yaşında olduğunu asla sormamalısın.
- Bir kadına kaç yaşında olduğunu asla sormamalısınız.
- Bir kadına kaç yaşında olduğu asla sorulmamalı.
- Bir kadına asla kaç yaşında olduğu sorulmamalı.

You should never ask a woman how old she is.

Kocası ölmüş bir kadına dul denir.

A woman whose husband is dead is called a widow.

Senin gerçekten bir kadına ihtiyacın var.

You really need a woman.

Almanca öğretmeni Alman bir kadına benziyordu.

The teacher of German looked like a German woman.

Genç çocuk yaşlı kadına yardım etti.

The young boy helped the old woman.

Ne istediğini bilen bir kadına dayanamam.

I can't resist a woman who knows what she wants.

Başrahip şirret kadına pirinç pilavı verdi.

The abbot gave rice to the vixen.

Yanında duran kadına bazı sorular sordu.

- He asked some questions of the lady standing next to him.
- He asked the lady standing next to him some questions.

Otobüste yaşlı bir kadına yer verdi.

She made room for an old woman in the bus.

O, genç kadına evlenme teklif etti.

He proposed to the young woman.

İyi doktor bir yaşlı kadına bakıyor.

The good doctor sees an old woman.

Tom tanıştığı her kadına âşık olur.

Tom falls in love with every woman he meets.

Bu diğer kadına karşı savaşmak zorundasın.

You have to fight against this other woman.

Yaşlı kadına torunu tarafından eşlik edildi.

The old woman was accompanied by her grandchild.

Tom koltuğunu yaşlı bir kadına verdi.

Tom gave his seat to an old woman.

Skura yaşlı kadına yardımcı olmaya çalıştı.

Skura tried to help the old lady.

Erkekten kadına yönelen bir şey gibi değil.

but often not something a man shows a woman.

Bu beyin, 43 yaşındaki bir kadına ait,

Now this brain belongs to a woman who was 43 years old

O, yaşlı kadına sıcak bir gülümseme fırlattı.

She shot a warm smile at the old lady.

Bir kadına alenen yardım etme. Şüpheli görüneceksin.

Don't help a woman in public. You'll look suspicious.

O, koltuğunu yaşlı bir kadına teklif etti.

She offered her seat to an old woman.

Hiçbir adam çekici bir kadına karşı koyamaz.

No man can resist the lure of a woman.

Her ikisi de aynı kadına aşık oldular.

They both fell in love with the same woman.

O muhtemelen istediği her kadına sahip olabilir.

He can probably have any woman he wants.

Boston'a gelmemin nedeni, evlenmeyi umduğum kadına rastlamaktır.

The reason I came to Boston is to meet the woman I hope to marry.

Adam boğulan kadına yardımcı olmak için daldı.

The man dived to the drowning woman's aid.

Yaşlı kadına erkek torunu tarafından eşlik edildi.

The old woman was accompanied by her grandson.

Yaşlı kadına kız torunu tarafından eşlik edildi.

The old woman was accompanied by her granddaughter.

Tom ve John aynı kadına aşık oldular.

Tom and John fell in love with the same woman.

Tom yaşlı kadına adının ne olduğunu sordu.

Tom asked the old lady what her name was.

O, o kadına yüz hareketleri yaparak alay etti.

She made faces at that woman.

Elinde bir tabancası olan bir kadına asla güvenme.

Never trust a woman with a pistol in hand.

Bu bir kadına söylemek için korkunç bir şey.

This is a terrible thing to say to a woman.

Evet olması koşuluyla, bir kadına son sözü söyleyebilirsin.

You can have the last word with a woman, on the condition that it is yes.

Tom Mary gibi bir kadına asla âşık olmadı.

Tom could never fall for a woman like Mary.

Fadıl, Mısırlı bir Müslüman kadına derinden aşık oldu.

Fadil fell deeply in love with a Muslim woman from Egypt.

Kadına sorumluluk verin ve onu nasıl alacağını bilecektir.

Give a woman responsibility and she will know how to take it.

Sami güzel bir kadına nasıl muamele edileceğini biliyordu.

Sami knew how to treat a beautiful woman.

Bu, bir kadına kur yapmaya çalışan bir erkeğin hikayesini

This is a folklore poem depicting the story of a man

- Tom bir kadın gibi görünüyor.
- Tom bir kadına benziyor.

Tom looks like a woman.

Bir kadına kaç yaşında olduğunu sormamam gerektiği bana söylendi.

I've been told that I should never ask a woman how old she is.

Bir kadına sırrını güven ama onu dilini kesip kopar!

Trust a woman with your secret, but cut off her tongue!

Kadına şiddet dünya çapında sıkça yaşanan insan hakları ihlallerindendir.

Violence against women is one of the most frequent violations of human rights worldwide.

Sami sekiz aylık hamile olan bir kadına tecavüz etti.

Sami raped a woman who was eight months pregnant.

- Normal bir kadına benziyor.
- Normal bir kadın gibi görünüyor.

She looks like a normal woman.

Biz o yıllarda bile kadına o kadar çok değer verirken

While we value women so much even in those years

Bu şirkette daha fazla kadına ihtiyacımız olduğu konusunda sana katılıyorum.

I agree with you that we need more women in this company.

Bir kadına kaç yaşında olduğunu sormanın kaba olduğunu bilmiyor musun?

Do you not know that it's impolite to ask a woman how old she is?

Bir şair, bir adamın bir kadına baktığı gibi dünyayı inceler.

- A poet looks at the world as a man looks at a woman.
- A poet looks at the world the way a man looks at a woman.

Bir kadına kaç yaşında olduğunu sormak iyi bir fikir değil.

- It's not a good idea to ask a woman how old she is.
- Asking a woman how old she is is not a good idea.

Fakat yine böyle bir durumda kadına mal veya para verilmek zorunda

But in such a case, the woman must be given money or money.

Yani aslında kısacası erkek kendine hakim olması gerekirken suç kadına yükleniyor

So in short, while the man has to dominate himself, the crime is loaded on the woman.

Bir adam bir kadına anahtarını verirse bunun ne demek olduğunu düşünüyorsun?

What do you think it means when a man gives a woman his key?

- Bir adam bir kadına pahalı mücevher verirse bunun ne demek olduğunu biliyor musun?
- Bir erkeğin bir kadına pahalı mücevher vermesinin ne anlama geldiğini biliyor musun?

Do you know what it means when a man gives a woman expensive jewelry?

Arkadaşım eşcinsel ve o, erkeğin kadına yaptığı oral seksin iğrenç olduğunu düşünüyor.

My friend is gay and he thinks that cunnilingus is disgusting.

O, yaşlı kadına kasabadaki tüm gürültüye ve ışığa neyin sebep olduğunu sordu.

He asked the old woman what was causing all the noise and light in the town.

Bir erkeğe öğretirsen bir kişiyi eğitirsin. Bir kadına öğretirsen bütün köyü eğitirsin.

If you teach a man, you educate one person. If you teach a woman, you educate a whole village.

Tom her zaman bir kadına yaşını asla sormamayı bir kural olarak benimser.

Tom always makes it a rule never to ask a woman her age.

Bir erkek bir kadına bir yüzük verirse bunun ne demek olduğunu biliyor musun?

Do you know what it means when a man gives a woman a ring?