Translation of "Getiriyorum" in English

Süt getiriyorum.

I'm bringing milk.

Ben şarap getiriyorum.

I'm bringing wine.

- Ay sonunu zor getiriyorum.
- Ay başını zor getiriyorum.

I live from paycheck to paycheck.

Tom'u benimle birlikte getiriyorum.

I'm bringing Tom along with me.

Eve bir pizza getiriyorum.

I'm bringing home a pizza.

Yalnızca kullanılmış kıyafetler getiriyorum.

I'm only bringing used clothes.

Ben sadece şahsi eşyalarımı getiriyorum.

I'm only bringing personal items.

Ben sadece iki valiz getiriyorum.

I'm only bringing two suitcases.

Ben İbranice öğrenmeyi saplantı haline getiriyorum.

I am obsessed with learning Hebrew.

Ben sadece bu alışveriş çantasını getiriyorum.

I'm only bringing this shopping bag.

Sabah kahvaltısından önce yürümeyi prensip haline getiriyorum.

I make it a rule to take a walk before breakfast.

Partinize geliyorum ve sana alışılmadık bir hediye getiriyorum.

I'm coming to your party and bringing you an unusual present.

Yatmaya gitmeden önce dişlerimi fırçalamayı bir kural haline getiriyorum.

I make it a rule to brush my teeth before I go to bed.

Her gün üç saat İngilizce çalışmayı kural haline getiriyorum.

I make it a rule to study English for 3 hours every day.

Randevular için asla geç kalmamayı bir kural haline getiriyorum.

I make it a rule never to be late for appointments.