Translation of "Fırçalamayı" in English

- Dişlerini fırçalamayı unutma.
- Dişlerinizi fırçalamayı unutmayın.

Don't forget to brush your teeth.

Dişlerini fırçalamayı hatırla.

Remember to brush your teeth.

O, atını fırçalamayı sever.

She loves brushing her horse.

Dişlerimi fırçalamayı hep unutuyorum.

I forget to brush my teeth all of the time.

Bu tarakla saçlarımı fırçalamayı severim.

I like to comb my hair with this comb.

Yatmadan önce dişlerini fırçalamayı unutma.

- Brush your teeth properly before going to bed.
- Don't forget to brush your teeth before going to bed.

Bu diş macunuyla dişimi fırçalamayı severim.

I like to brush my teeth with this toothpaste.

Yemeklerden sonra dişlerimi fırçalamayı kural haline getirdim.

I make it a rule to brush my teeth after meals.

Yatmaya gitmeden önce dişlerimi fırçalamayı bir kural haline getiriyorum.

I make it a rule to brush my teeth before I go to bed.

Erkek çocuğu dişlerini fırçalamayı ihmal ettiği için kötü dişleri vardı.

The boy had bad teeth because he neglected to brush them.