Translation of "Cana" in English

0.006 sec.

Examples of using "Cana" in a sentence and their english translations:

Tom cana yakındır.

- Tom is friendly.
- Tom's friendly.
- Tom is kind.

Tom cana yakındı.

Tom used to be friendly.

Sen cana yakınsın.

You're outgoing.

Tom cana yakın.

- Tom is hot.
- Tom is warm.

Cana yakın görünüyorsun.

You look warm.

Çok cana yakınsın.

You're very friendly.

Adanın sakinleri cana yakındır.

The inhabitants of the island are friendly.

O cana yakın görünüyor.

He seems to be friendly.

Atlar cana yakın hayvanlardır.

- A horse is a friendly animal.
- Horses are friendly animals.

Tom oldukça cana yakın.

Tom is quite friendly.

Ben cana yakın değilim.

I'm not outgoing.

Tom çok cana yakın.

Tom is very warmhearted.

Tom cana yakın görünüyor.

Tom seems approachable.

O çok cana yakındı.

He was very outgoing.

Onlar cana yakın olacaklar.

They'll be friendly.

Onlar cana yakın mı?

Are they friendly?

Önceleri, Hintliler cana yakındı.

At first, the Indians were friendly.

Tom kesinlikle cana yakındır.

Tom certainly is friendly.

Tom çok cana yakındı.

Tom was very forthcoming.

Tom çok cana yakındır.

Tom is just so approachable.

Çok cana yakın görünüyorsun.

You seem to be quite friendly.

Komşularımız çok cana yakın.

Our neighbors are very friendly.

Cana yakın birine benziyor.

He seems to be a friendly person.

Kız bana karşı cana yakın.

The girl is friendly to me.

O, herkese karşı cana yakındır.

She is friendly to everybody.

Tayfun birçok cana mâl oldu.

The typhoon claimed many lives.

Amerikalılar samimi ve cana yakındırlar.

Americans are friendly and approachable.

O cana yakın bir kız.

She's a cutie.

Çinliler cana yakın bir millettir.

The Chinese are a friendly people.

Tom cana yakın, değil mi?

Tom is outgoing, isn't he?

Tom cana yakın bir adam.

Tom is a warm-hearted man.

Tom'u çok cana yakın buldum.

I found Tom very friendly.

Tom cana yakın bir kişi.

Tom is an outgoing person.

Bu keçiler çok cana yakın.

These goats are very friendly.

Amerikalılar çok cana yakın insanlardır.

Americans are very friendly people.

Fadıl çok cana yakın olabilir.

Fadil could be very friendly.

Bu hayvanlar çok cana yakın.

These animals are very friendly.

Bu canavarlar çok cana yakın.

These beasts are very friendly.

- Şerefe.
- Cam cama, can cana.

- Cheers!
- Toast!

- Bu hayvanlar da çok cana yakın.
- Bu hayvanlar cana da çok yakın.

These animals are very friendly, too.

Herkes yeni kıza karşı cana yakındı.

Everyone was friendly to the new girl.

Tom oldukça cana yakın, değil mi?

Tom is pretty outgoing, isn't he?

Tom çok cana yakın, değil mi?

Tom is very outgoing, isn't he?

Tom bana karşı çok cana yakın.

Tom has been very friendly toward me.

Tom çok cana yakın bir adam.

Tom is a very personable guy.

Tom çok cana yakın bir adamdır.

- Tom is a very likable guy.
- Tom's a very likeable guy.

O, her zaman bana karşı cana yakındır.

He is always friendly to me.

Tom son derece cana yakın, değil mi?

Tom is extremely outgoing, isn't he?

Ken cana yakın bir kişi gibi görünüyor.

Ken seems to be a friendly person.

Erkek arkadaşım akıllı, yakışıklı, ve cana yakındır.

My boyfriend is smart, handsome, and friendly too.

- Tom çok cana yakın.
- Tom çok sempatik.

Tom is very sympathetic.

Ben her zaman cana yakın olmaya çalışırım.

I always try to be friendly.

Sizin sorununuz, bütün köpeklerin cana yakın olduğunu düşünmenizdir.

Your problem is you think all dogs are friendly.

Mary bana Tom' dan daha cana yakın geliyor.

Mary is more sympathetic to me than Tom is.

Tom Mary'nin o kadar cana yakın olacağını ummuyordu.

Tom didn't expect Mary to be so friendly.

Amerika kıtasının fethi 60 ila 70 milyon cana mal oldu.

The conquest of America cost between 60 and 70 million lives.

Tom ve Mary ikisi de çok cana yakın, değil mi?

Tom and Mary are both very friendly, aren't they?

O çok cana yakın birisi bu yüzden onunla çalışmaktan keyif alıyorum.

He is very friendly, so I enjoy working with him.

- Sami çok duyarlı bir adamdı.
- Sami çok cana yakın bir adamdı.

Sami was a very affable guy.

Bu mağazadaki insanlar çok cana yakınlar, haliyle de çok sayıda müşteri çekiyorlar.

The people at this store are very friendly, and get very many customers as a result.

Ve ben sadece bunu söylemiyorum çünkü biz Punta Cana gibi muhteşem yerleri bulabilir,

And I’m not only saying this because we can find amazing places such as Punta Cana,

Japonların tanıdıklarına karşı çok cana yakın oldukları ve tanımadıklarına çok ilgisiz oldukları söyleniyor.

It is said that the Japanese are very friendly to those that they know, and very indifferent to those they don't.

- Tom şimdiye kadar tanıştığım en cana yakın adamlardan biridir.
- Tom şimdiye kadar tanıdığım en arkadaş canlısı erkeklerden biridir.

Tom is one of the friendliest guys I've ever met.