Translation of "Bodrumu" in English

Bodrumu kontrol edeceğim.

I'll check in the basement.

Bodrumu görmeme gerek yok.

I don't need to see the basement.

Tom'un bir bodrumu yok.

Tom doesn't have a basement.

Depolama için sadece bodrumu kullanıyoruz.

We only use our basement for storage.

Tom'un evinin bodrumu var mı?

Does Tom's house have a basement?

Sizin evin bir bodrumu var mı?

Does your house have a basement?

Iy! Amcamın bodrumu kokarca gibi kokuyor!

Ew! My uncle's basement smells of skunk!

Sami'nin bodrumu aslında bir işkence odasıydı.

Sami's basement was in fact a torture chamber.

Tom'un bodrumu onun yıllardır kullanmadığı ve muhtemelen asla tekrar kullanmayacağı şeylerle doludur.

Tom's basement is filled with stuff that he hasn't used in years and will probably never use again.