Translation of "Boğazına" in English

0.003 sec.

Examples of using "Boğazına" in a sentence and their english translations:

Parmağını boğazına koy.

Put your finger in your throat.

Onlar birbirlerinin boğazına sarılmıştı.

They were at each other's throats.

Tom'un boğazına bir şey kaçmış.

Tom is choking on something.

Tom Mary'nin boğazına bir bıçak dayadı.

Tom held a knife to Mary's throat.

O, boğazına bir parça ekmek sıkıştırdı.

She got a piece of bread stuck in her throat.

Onlar her zaman birbirlerinin boğazına sarılırlar.

They are always at each other's throats.

Tom ve Mary birbirlerinin boğazına sarılmış.

Tom and Mary are at each other's throats.

- Tom maaşının çoğunu boğazına harcıyor.
- Tom maaşının büyük bölümünü yeme içmeye harcıyor.

Tom spends most of his salary on food.