Translation of "Bloğu" in English

0.011 sec.

Examples of using "Bloğu" in a sentence and their english translations:

Tom'un bir bloğu var.

Tom has a blog.

Onun bir bloğu var.

He has a blog.

Tom'un kendi bloğu var.

Tom has his own blog.

Sami'nin bir bloğu vardı.

Sami had a blog.

- Sami'nin bir pasta bloğu vardı.
- Sami'nin bir hamur işi bloğu vardı.

Sami had a pastry blog.

O, çekiçle beton bloğu kırdı.

He broke up the concrete block with a hammer.

Polis bir yol bloğu kurdu.

The police established a road block.

Sami'nin bir Tumblr bloğu vardı.

Sami had a Tumblr blog.

Mary'nin Tumblr üzerinde bir bloğu var.

Mary has a blog on Tumblr.

Herkesin ve köpeklerinin günümüzde bir bloğu vardır.

Everyone and their dog has a blog nowadays.

O, mükemmel olan çok derin doğal bir kuyudan suyunu çekti, bunun üzerine çok basit bir kasnak bloğu kurdu.

He drew his water, which was excellent, from a very deep natural well, above which he had set up a very simple pulley block.