Translation of "Bilgisayarım" in English

Bilgisayarım dondu.

- My computer has frozen.
- My computer is hung up.

Bilgisayarım çöktü.

My computer crashed.

Bilgisayarım nerede?

Where's my computer?

Bilgisayarım bozuldu.

My computer broke down.

Bilgisayarım açılmıyor.

My computer won't turn on.

Bilgisayarım çalışmıyor.

My computer isn't working.

Bilgisayarım güçlüdür.

My computer is powerful.

Bilgisayarım yavaş.

My computer is slow.

Dün bilgisayarım bozuldu.

My computer was down yesterday.

Bir bilgisayarım var.

I own a computer.

Bu benim bilgisayarım.

This is my computer.

Üç bilgisayarım var.

- I have three computers.
- I've got three computers.

Bilgisayarım artık çalışmayacak.

- My computer won't start up anymore.
- My computer won't boot up.
- My computer won't start any more.

Bilgisayarım çok yavaş.

My computer is very slow.

Bilgisayarım artık açılmıyor.

My computer no longer boots up.

Benim bilgisayarım pahalıdır.

My computer is expensive.

Bilgisayarım artık çalışmıyor.

My computer doesn't work anymore.

Eyvah!! Bilgisayarım bozuldu!

Aaah!! My computer is broken!

Bilgisayarım garip davranıyor.

- My computer's acting strange.
- My computer is behaving strangely.

Dizüstü bilgisayarım bozuk.

My laptop is broken.

Bir bilgisayarım yok.

I don't own a computer.

Benim bir bilgisayarım var.

I have a computer.

Bilgisayarım en iyi arkadaşımdır.

My computer is my best friend.

İşte pembe dizüstü bilgisayarım.

- Here's my pink notebook.
- Here is my pink notebook.

Benim bir bilgisayarım yok.

I don't have a computer.

Ah, bilgisayarım yine dondu!

Argh! My computer froze up again.

Bilgisayarım aniden çalışmayı durdurdu.

My computer suddenly stopped working.

Bilgisayarım şimdi iyi çalışıyor.

My computer works fine now.

Pahalı bir bilgisayarım var.

I have an expensive computer.

Benim bilgisayarım artık çalışmaz.

- My computer won't start up anymore.
- My computer doesn't boot up anymore.

Benim bilgisayarım gri renkli.

My computer is grey.

Bilgisayarım bazen aniden kapanıyor.

My computer sometimes shuts down suddenly.

Benim dizüstü bilgisayarım nerede?

Where's my notebook?

Benim bilgisayarım yavaş çalışıyor.

My computer is running slow.

Bilgisayarım garip şeyler yapıyor.

My computer does strange things.

O benim bilgisayarım değil.

- That's not my computer.
- That is not my computer.

Dizüstü bilgisayarım tamir ediliyor.

My laptop is being repaired.

Benim bilgisayarım seninkinden yeni.

My computer is newer than yours.

Benim diz üstü bilgisayarım çalındı.

My laptop has been stolen.

Bilgisayarım çöktü ve şimdi çalışmayacak.

My computer crashed and now it won't boot up.

Benim bir dizüstü bilgisayarım var.

I have a notebook.

Benim evde bir bilgisayarım yok.

I don't have a computer at home.

Bilgisayarım çok paraya mal oldu.

My computer cost a lot of money.

Birkaç tane eski bilgisayarım var.

I have several old computers.

Bilgisayarım tuhaf bir biçimde davranıyor.

- My computer's acting strange.
- My computer is behaving strangely.

Benim taşınabilir bilgisayarım Linux kullanıyor.

- My portable computer runs Linux.
- My portable computer uses Linux.

Bilgisayarım yazıcıya bağlantılı gibi görünmüyor.

My computer doesn't seem to be connecting to the printer.

O benim dizüstü bilgisayarım değil.

- That's not my laptop.
- That is not my laptop.

Bilgisayarım için yeni hoparlörlere ihtiyacım var.

I need new speakers for my PC.

Bilgisayarım çöktü ve o şimdi çalışmayacak.

My computer crashed and now it won't start up.

Bilgisayarım çöktü ve her şeyi kaybettim.

My computer crashed and I lost everything.

Bilgisayarım birkaç gün önce çalışmayı durdurdu.

My computer stopped working a few days ago.

Bilgisayarım için yeni bir masa aldım.

I just bought a new desk for my computer.

Artık istemediğim eski bir bilgisayarım var.

I have an old computer that I don't want anymore.

Belli görevler için bilgisayarım çok yararlı olabilir.

For certain tasks, my computer can be very useful.

Bilgisayarım doğru şekilde topraklanmış bir prize bağlı.

My computer is connected to a properly grounded outlet.

Bilgisayarım bir şey için yararlı olmak zorunda.

My computer has got to be useful for something.

Benim tek başına kişisel bir bilgisayarım var.

I have a stand-alone personal computer.

Yeni dizüstü bilgisayarım eskisinden daha ince ve daha hafif.

My new laptop is thinner and lighter than my old one.

Benim bir bilgisayarım var ve ben onu her gün kullanırım.

I have got a computer and I use it every day.

Benim bilgisayarım eski. Gelecek ay internette yeni bir tane satın alacağım.

My computer is old. Next month I will buy a new one on the internet.

Dört bilgisayarım var ama çok eski oldukları için ikisini artık kullanmıyorum.

I have four computers, but two of them are so old I don't use them anymore.