Translation of "Beklediğimden" in English

Beklediğimden daha uzunsun.

You're taller than I expected.

Bu, beklediğimden farklı.

This is different from what I expected.

Beklediğimden gerçekten farklı.

It's really different from what I expected.

Beklediğimden fazlasını aldım.

I got more than I expected.

Ev beklediğimden daha pahalıydı.

The house was more expensive than I had expected.

Film beklediğimden daha ilginçti.

The movie was more interesting than I expected.

Bahçe beklediğimden daha büyüktü.

The garden was larger than I had expected.

Tom beklediğimden çok farklı.

Tom is very different from what I expected.

O beklediğimden daha zordu.

It was more difficult than I'd expected.

Tom beklediğimden oldukça farklı.

Tom is quite different from what I expected.

Boşluk beklediğimden daha büyüktü.

The gap was bigger than I expected.

Bu beklediğimden daha zor.

- This is harder than I expected.
- This is more difficult than I expected.

Tom beklediğimden daha yakışıklı.

Tom is more handsome than I expected.

Bu beklediğimden daha pahalı.

This is more expensive than I expected.

Bu beklediğimden daha renkli.

It's more colourful than I expected.

Bu beklediğimden daha zordu.

That was more difficult than I expected.

Film beklediğimden daha iyiydi.

The movie was better than I expected.

Beklediğimden daha fazla seyirci vardı.

There were more spectators than I had expected.

İşler beklediğimden biraz daha yoğundu.

Things have been a little busier than I expected.

Matematik ödevi beklediğimden daha kolaydı.

The math homework was easier than I had expected.

Eve beklediğimden daha erken geldi.

He came home earlier than I expected.

O, olmasını beklediğimden daha pahalıydı.

It was more expensive than I expected it to be.

Sorunu beklediğimden daha kolay buldum.

I found the problem easier than I had expected.

Onu yapmak beklediğimden daha kolaydı.

It was easier to do than I had expected.

Borsa düşüşleri beklediğimden daha büyük.

The stock market declines were bigger than I expected.

Parti olmasını beklediğimden daha eğlenceliydi.

The party was more fun than I expected it to be.

Film olmasını beklediğimden daha ilginçti.

The movie was more interesting than I expected it to be.

Film olmasını beklediğimden daha uzundu.

The movie was longer than I expected it to be.

Ev ödevim beklediğimden daha kolaydı.

My homework was easier than I expected.

Boston beklediğimden çok daha soğuktu.

Boston was a lot colder than I expected.

Film olmasını beklediğimden daha iyiydi.

The film was better than I expected it to be.

İşi beklediğimden daha erken bitirebildim.

I was able to finish the work earlier than I had expected.

Tom beklediğimden daha iyisini yaptı.

Tom did better than I expected.

O beklediğimden daha hızlı oldu.

It happened faster than I had expected.

Bu film beklediğimden daha iyiydi.

That movie was better than I expected.

Gerçek fiyat beklediğimden daha düşüktü.

The actual price was lower than I'd expected.

Beklediğimden daha fazla para aldım.

I got paid more than I expected.

Bu beklediğimden daha uzun sürdü.

- It took longer than I expected.
- It took longer than I expected it to.
- It took longer than I expected it to take.

- Film olmasını beklediğimden çok daha iyiydi.
- Film beklediğimden çok daha iyi ydi.

- The movie was a lot better than I expected it to be.
- The film was much better than I'd expected it to be.
- The film was much better than I had expected.

Bu beklediğimden daha uzun süre aldı.

That took longer than I expected.

Snowboard aslında beklediğimden çok daha eğlenceliydi.

Snowboarding was actually a lot more fun than I expected.

Aslında onu yapması beklediğimden daha kolaydı.

That was actually easier to do than I expected.

Bu beklediğimden çok daha uzun sürdü.

It took a lot longer than I expected.

Beklediğimden çok daha fazla insan var.

There are many more people than I expected.

Film aslında beklediğimden çok daha iyiydi.

The movie was actually much better than I expected.

Tom beklediğimden daha iyi Fransızca konuştu.

Tom spoke French better than I expected.

Tom beklediğimden daha erken eve geldi.

Tom came home earlier than I expected.

Ev ödevim beklediğimden daha uzun sürdü.

My homework took longer than I expected.

- Umduğumdan daha zordu.
- Beklediğimden daha zordu.

It was harder than I expected.

Tom beklediğimden çok daha fazla yedi.

Tom ate a lot more than I expected.

Tom benim beklediğimden daha fazla bekledi.

Tom waited even longer than I did.

Bu beklediğimden daha yüksek bir fiyat.

This is a much higher price than I expected.

Buraya gelmek beklediğimden daha uzun sürdü.

It took longer to get here than I expected.

Saatler beklediğimden çok daha hızlı geçti.

The hours passed much faster than I had expected.

O film beklediğimden daha ilgi çekiciydi.

That movie was more interesting than I expected.

Matematik ev ödevi beklediğimden daha kolay çıktı.

The math homework proved to be easier than I had expected.

Kayak aslında olmasını beklediğimden çok daha eğlenceli.

Skiing is actually a lot more fun than I expected it to be.

Tom onun yapmasını beklediğimden daha iyisini yaptı.

Tom did better than I expected him to do.

Bu beklediğimden çok daha fazlaya mal oldu.

It cost a lot more than I expected.

Survivor bu sezon beklediğimden daha iyi başlıyor.

This season of Survivor! is starting off even better than I expected.

Tom beklediğimden üç gün daha erken geldi.

Tom arrived three days earlier than I expected.

Otel odam beklediğimden daha fazlasına mal oldu.

My hotel room cost more than I expected.

Bunu yapmak, olmasını beklediğimden çok daha zordu.

- Doing that was a lot harder than I expected it to be.
- Doing that was much harder than I expected it to be.
- Doing that was much more difficult than I expected it to be.

Tom olmasını beklediğimden daha iyi bir satranç oyuncusu.

Tom is a better chess player than I expected him to be.

Okula geç kalan öğrencilerin sayısı beklediğimden çok daha azdı.

The number of students who were late for school was much smaller than I had expected.

Benim bonusun beklediğimden biraz daha az olduğunu gördüğüm için hayal kırıklığına uğradım.

I was disappointed to see that my bonus was a bit less than I was expecting.

- Umduğumdan çok daha az para aldım.
- Beklediğimden çok daha az ödeme aldım.

I got paid much less than I expected.