Translation of "Baharat" in English

Baharat tam sağlıklıydı.

The seasoning is just right.

Susam tohumu veya biraz baharat ekleyebilirsiniz.

You can add sesame seed oil or some seasoning.

Tom'un ete koyduğu tek baharat biberdir.

The only spice Tom puts on meat is pepper.

Kaynar suya, baharat, baharatlı yağ ve biber ekleyin.

Add seasoning, seasoned oil, and chili, to the boiling water.

Sanırım buradaki Tay yiyeceklerine baharat katılır bu yüzden Japonlar ondan hoşlanacaklar.

I think the Thai food at this place is seasoned so Japanese will like it.

Tom bir ekstra-baharat kovası, kızarmış piliç ve bir konteyner lahana salatası ısmarladı.

Tom bought a bucket of extra-spicy fried chicken and a container of coleslaw.