Translation of "Bölgelerinde" in English

0.003 sec.

Examples of using "Bölgelerinde" in a sentence and their english translations:

Sınır bölgelerinde yaşıyorum.

I live in the borderlands.

Her gece, bölgelerinde devriye geziyorlar.

Every night, they patrol their home.

Bu çiçek Hokkaido'nun farklı bölgelerinde bulunur.

This flower is found in different parts of Hokkaido.

Yıllar sonra Avrupalılar kıyı bölgelerinde sömürgeler kurdu.

Years later, Europeans established colonies in the coastal areas.

Bu gelenek Japonya'nın bazı bölgelerinde hala uygulanmaktadır.

The practice still prevails locally in parts of Japan.

Fransızca Fransa'nın yanı sıra İtalya bölgelerinde konuşulur.

French is spoken in parts of Italy as well as in France.

Fransızca Fransa'da ve İtalya'nın bazı bölgelerinde konuşulur.

French is spoken in France and in some parts of Italy.

...şehir bölgelerinde yaşayanlar insanlardan kaçınmak için gececi olur.

those that live in urban areas always become nocturnal to avoid humans.

Teras çiftçiliği Çin'in dağlık bölgelerinde yaygın olarak uygulanmaktadır.

Terrace farming is widely practiced in the mountainous regions of China.

Bayoular Amerika Birleşik Devletleri'nin güneyindeki körfez kıyısı bölgelerinde yaygındırlar.

Bayous are common in Gulf Coast areas of the southern United States of America.

Kerala üst üste iki yıl, bazı bölgelerinde sel baskınları yaşadı.

Kerala for a second consecutive year is battling floods in some districts.

Okyanusun bazı bölgelerinde, kril popülasyonları yüzde 80'in üzerinde düştü.

In some parts of the ocean, krill populations have dropped by over 80 percent.

Okul bölgelerinde hız kısıtlamalarını görmezden gelmeyi seçen sürücüler için sert cezalar var.

There are tough penalties for motorists who choose to ignore speed restrictions in school zones.