Translation of "Attığı" in English

Ekrem İmamoğlu attığı bir twetle

Ekrem Imamoglu with a twet

Tom'un bana attığı topu yakalayamadım.

I wasn't able to catch the ball that Tom threw to me.

İnsanların çöpe attığı şeylere inanamazsın.

You wouldn't believe the stuff people throw away.

Son attığı tweetleri takip etmek çok kolay.

or the latest tweet from a high-profile figure.

Tom, attığı her adımı polisin izlediğinden habersizdi.

- Tom had no idea that the police were watching his every move.
- Tom had no idea the police were watching his every move.

Hayat sana limon attığı zaman, limonata yap!

When life throws you a lemon, make lemonade!

Bu lamba sehpası dalgaların karaya attığı odunlardan yapılır.

This lamp stand is made from driftwood.

Kimilerine göre yumrukla, kimilerine göre silgi attığı iddia ediliyor

According to some, it is claimed that he punched an eraser, according to some, with a fist.

Charlemagne'ın hem Almanya hem de Fransa'nın tohumlarını attığı söylenir.

Charlemagne is said to have sown the seeds of both Germany and France.

Tom bütün gün izlemeye can attığı TV'de bir gösteri boyunca uyudu.

Tom slept through a show on TV that he'd been looking forward to watching all day.

Onun kız arkadaşı az önce onu başından attığı için aksiliği üstündeydi

He was in a bad mood because his girlfriend had just thrown him out.