Translation of "Antrenörü" in English

Takımın antrenörü kim?

Who is the team's coach?

Tom'un antrenörü onu seviyor.

Tom's coach likes him.

Tom bir fitness antrenörü.

Tom is a fitness trainer.

Tom baş futbol antrenörü.

Tom is the head football coach.

Tom eskiden basketbol antrenörü idi.

Tom used to be a basketball coach.

Baş futbol antrenörü Tom Jackson'dır.

The head football coach is Tom Jackson.

İyi bir basketbol antrenörü olduğumu biliyorum.

- I know I'm a good basketball coach.
- I know that I'm a good basketball coach.

Tom iyi bir basketbol antrenörü olacağını düşünüyor.

- Tom thinks he'd be a good basketball coach.
- Tom thinks that he'd be a good basketball coach.

- Tom bir fitness antrenörü.
- Tom bir fitness eğitmenidir.

Tom is a fitness trainer.

Wayde van Niekerk'in antrenörü 74 yaşında bir büyük-büyükannedir.

Wayde van Niekerk's coach is a 74 years old great-grandmother.

Jack'in antrenörü eğitime geç kaldığı için onu bankta tutmaya karar verdi.

Jack’s coach decided to keep him on the bench for being late to training.

- Tom çok iyi bir basketbol antrenörü.
- Tom çok iyi bir basketbol koçudur.

Tom is a very good basketball coach.