Translation of "Altıya" in English

0.007 sec.

Examples of using "Altıya" in a sentence and their english translations:

Altıya kadar bekleyin.

Wait till six.

Alarmı altıya kur.

Set the alarm for six.

Saat altıya kadar bekleyelim.

Let's wait until six o'clock.

Altıya kadar döneceğini umuyorum.

I expect her back by six o'clock.

Saat altıya kadar bekleyeceğim.

I'll wait until six o'clock.

O, altıya kadar dönmedi.

She did not return till six.

Altıya kadar evde kal.

Stay home until six.

Saat altıya kadar döneceğim.

I'll be back by six.

Babam alarmı altıya kurdu.

My father set the alarm for six o'clock.

Saat altıya beş var.

It's five to six.

Her gün altıya kadar döneceğim.

I'll be back by 6 o'clock every day.

Saat altıya kadar okuldan dönecek.

She will come back from school by six o'clock.

Bar sabah altıya kadar açık.

The bar is open until six in the morning.

Saat altıya kadar eve geleceğim.

I'll come home by six o'clock.

Dükkan dokuzdan altıya kadar açık.

The store is open from nine to six.

Saat altıya kadar mekanında kal.

Stay at your place until six o'clock.

Saat altıya kadar orada kalacağım.

I'll stay there till six o'clock.

Altının karesi otuz altıya eşittir.

Six squared equals thirty-six.

İçecekler altıya kadar yarı fiyatına.

The drinks are half price until six.

Nasılsa altıya kadar çalışmam var.

I've got practice till six anyway.

Saat altıya kadar evinde kal.

Stay at your house until six o'clock.

Dörtten altıya kadar TV izler.

She watches television from four to six.

- Ben saat altıya kadar Tom'u bekliyor olacağım.
- Altıya kadar Tom'u bekliyor olacağım.

I'll be waiting for Tom until 6 o'clock.

Bu akşam saat altıya kadar boşum.

I am free till 6 o'clock this evening.

Bu sabah altıya kadar hazır olacak.

It will be ready by six this evening.

Onlar sabah altıya kadar dans ettiler.

They danced until six in the morning.

Bugün altıya kadar Tom işinden ayrılamaz.

Tom can't leave work today until six o'clock.

Saat altıya kadar bir şekilde onu yaptırmalıyım.

I must have it done somehow by six.

Ben her zaman altıya kadar evde olurum.

I always get home by six o'clock.

Hemen yola çıkarsan saat altıya kadar varırsın.

If you start at once, you'll arrive by six o'clock.

Onun altıya kadar burada olmasını rica ettim.

I asked him to be here by six.

Ondan saat altıya kadar burada olmasını istedim.

I asked her to be here by six.

Yıl boyunca sabah ondan akşam altıya kadar açıktır.

It's open year-round from 10 a.m. to 6 p.m.

Her öğrenci saat altıya kadar okuldan ayrılmak zorundadır.

Every student has to leave school by six.

Akşam yemeği genellikle saat altıya kadar hazır değildir.

Dinner is usually not ready until six o'clock.

O bana saat altıya kadar işi bitirmem gerektiğini söyledi.

He told me that I must finish the work by six.

- Altının karesi otuz altıya eşittir.
- Altının karesi otuz altıdır.

Six squared is thirty-six.

O sabah altıya kadar dışarı çıkmak için çok yaşlı.

He's too old to go out until 6 a.m.

Onlar saat beşte gitti, bu yüzden saat altıya kadar evde olmalılar.

They left at 5 o'clock, so they ought to be home by 6.

- Saat altıya kadar onu bekleyeceğim.
- Saat 6'ya kadar onu bekliyor olacağım.

I'll be waiting for him until 6 o'clock.

Kolombiya'da nüfus birden altıya kadar değişen sosyal katmanlara göre sınıflandırılır. Bir en fakir olma ve altı en zengin olma.

In Colombia, the population is classified into social strata ranging from one to six, one being the poorest and six being the richest.