Translation of "Döneceğini" in English

0.021 sec.

Examples of using "Döneceğini" in a sentence and their english translations:

Derhal döneceğini söyledi.

She said he would be back right away.

Hemen döneceğini söyledi.

He said that he would be back right away.

Yakında döneceğini söyledi.

He said that he would be back soon.

Bana döneceğini biliyordum.

I knew you'd come back to me.

Geri döneceğini biliyorum.

- I know you'll be back.
- I know that you'll be back.

Tom döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be back.
- Tom said that he'd be back.

Yakında döneceğini umuyorum.

I hope you'll return soon.

Geri döneceğini umuyorum.

I hope that you will return.

Tom'un döneceğini biliyorduk.

We knew Tom was going to be back.

- Bayram için eve döneceğini umuyordum.
- Bayrama eve döneceğini ummuştum.

- I hoped he would come back home for the holiday.
- I hoped you would come back home for the holiday.

Altıya kadar döneceğini umuyorum.

I expect her back by six o'clock.

Senin geri döneceğini umuyorum.

I hope you'll return.

Tom'un Boston'a döneceğini düşündüm.

- I thought Tom would be returning to Boston.
- I thought that Tom would be returning to Boston.

Tom yakında döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be back soon.
- Tom said that he'd be back soon.

Tom hemen döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be right back.
- Tom said he'd be back right away.
- Tom said that he'd be right back.

Beşe kadar döneceğini sanmıyorum.

I don't think she will come back by five.

Tom'un yakında döneceğini umuyorum.

I expect Tom back shortly.

Tom'un geri döneceğini biliyorum.

- I know Tom will be back.
- I know that Tom will be back.

Sanırım Tom döneceğini söyledi.

- I think Tom said he'd be back.
- I think that Tom said he'd be back.

Yakında geri döneceğini düşünüyoruz.

- We expect him to come back soon.
- We think he'll be back soon.

Tom'un geri döneceğini sanmıyorum.

- I don't think that Tom will ever come back.
- I don't think Tom will ever come back.

Senin geri döneceğini düşünmedim.

I didn't think you'd come back.

Tom'un yakında döneceğini düşünüyoruz.

- We think Tom will be back soon.
- We think that Tom will be back soon.

Tom'un yakında döneceğini biliyorum.

- I know Tom will be back soon.
- I know that Tom will be back soon.

Tekrar laciverte döneceğini açıkladı.

will revert back to navy blue after Brexit.

- Hangi saatte geri döneceğini düşünüyor sunuz?
- Onun hangi saatte döneceğini düşünüyorsun?

- What time do you think he'll come back?
- What time do you think he'll be back?

Ona ne zaman döneceğini sor.

Ask her when she will come back.

Onun yakında geri döneceğini düşünüyorum.

I think that he will return soon.

Annemin ne zaman döneceğini bilmiyorum.

- I don't know when my mother will come back.
- I don't know when my mother will be back.

Tom'un döneceğini her zaman biliyordum.

I always knew Tom would come back.

Er geç geri döneceğini biliyordum.

I knew you'd come back sooner or later.

O, ne zaman döneceğini belirtmedi.

He didn't specify when he would return.

Tom'un geri döneceğini sana söyledim.

I told you Tom would be back.

Tom ne zaman döneceğini söylemedi.

- Tom didn't say when he would return.
- Tom didn't say when he'd return.

Geri döneceğini her zaman biliyordum.

I always knew you'd be back.

Tom hangi yola döneceğini bilmiyordu.

Tom didn't know which way to turn.

Tom'un ne zaman döneceğini düşünüyorsun?

What time do you think Tom will be back?

Tom Mary'ye geri döneceğini söyledi.

Tom told Mary he'd be back.

Tom bana geri döneceğini söyledi.

- Tom told me he'd be back.
- Tom told me that he'd be back.

Ben gerçekten Tom'un döneceğini umuyorum.

I really hope that Tom will come back.

O, döneceğini vaat etmedi mi?

Had he not promised that he would return?

O, hemen geri döneceğini söyledi.

She said she would be back right away.

Ne zaman döneceğini bilmek istiyorum.

I want to know when you'll be back.

Tom Mary'ye hemen döneceğini söyledi.

- Tom told Mary he'd be right back.
- Tom told Mary that he'd be right back.

Tom'a ne zaman döneceğini sor.

Ask Tom when he'll come back.

Tom Mary'nin yakında döneceğini düşündü.

- Tom thought Mary would be back soon.
- Tom thought that Mary would be back soon.

Tom bana yakında döneceğini söyledi.

- Tom told me that he'll be back soon.
- Tom told me he'll be back soon.

Tom Mary'nin yakında döneceğini söyledi.

- Tom said Mary was likely to be back soon.
- Tom said that Mary was likely to be back soon.

Tom, Mary'nin yakında döneceğini söyledi.

Tom said that Mary would be back soon.

Tom, Mary'ye yakında döneceğini söyledi.

Tom told Mary that he'd be back soon.

Tom Mary'nin şaşkına döneceğini düşünüyor.

- Tom thinks Mary will be surprised.
- Tom thinks that Mary will be surprised.

Tom Mary'nin yakında döneceğini düşünüyor.

- Tom thinks Mary will be back soon.
- Tom thinks that Mary will be back soon.

Bu kadar yakında döneceğini bilmiyordum.

- I didn't know you'd be back so soon.
- I didn't know that you'd be back so soon.

Tom, Mary'nin yakında döneceğini söylüyor.

Tom says Mary will be back soon.

Tom ekim ayında döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be back in October.
- Tom said that he'd be back in October.

Burada insanlar şehrin tersine döneceğini bilerek,

Here, human beings spend an enormous amount of energy and imagination

Ne zaman eve döneceğini bana bildir.

Let me know when you'll return home.

Babamın ne zaman geri döneceğini bilmiyorum.

I don't know when my father will come back.

Hangi saatte geri döneceğini düşünüyor sunuz?

What time do you think he'll come back?

Tom'un kısa sürede döneceğini düşünüyor musun?

Do you think Tom will be back soon?

Tom'un ne zaman döneceğini biliyor musun?

Do you know when Tom will get back?

Ne zaman geri döneceğini merak ediyordum.

I was wondering when you'd get back.

Endişelenme. Ne zaman döneceğini sana bildireceğim.

Don't worry. I'll let you know when to turn.

Tom'un buraya döneceğini gerçekten düşünüyor musun?

- Do you really think Tom will come back here?
- Do you really think that Tom will come back here?

02.30'a kadar döneceğini düşünüyor musun?

Do you think you'll be back by 2:30?

Eve ne zaman döneceğini ona soralım.

Let's ask her when she comes back home.

Onun ne zaman döneceğini merak ediyordum.

I was wondering when he would come back.

Lütfen ne zaman döneceğini bana söyle.

Please tell me when you are coming back.

Tom ne zaman geri döneceğini bilmiyordu.

Tom didn't know when he'd be back.

Tom bana ne zaman döneceğini söylemedi.

Tom hasn't told me when he'll return.

Eve ne zaman döneceğini Tom'a soralım.

Let's ask Tom when he gets back home.

Ne zaman geri döneceğini bana söylemedi.

He hasn't told me when he will return.

Tom'un ne zaman döneceğini bilmek istiyorum.

I want to know when Tom will be back.

Tom Mary'ye hangi yola döneceğini sordu.

Tom asked Mary which way to turn.

Tom 2.30'da geri döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be back before 2:30.
- Tom said that he'd be back before 2:30.

Tom'a ne zaman geri döneceğini sor.

Ask Tom when he gets back.

Saat beşten önce onun döneceğini sanmıyorum.

I don't think she'll be back before five.

Tom Mary'nin yakında döneceğini düşündüğünü söyledi.

- Tom said he thought Mary would be back soon.
- Tom said that he thought Mary would be back soon.
- Tom said that he thought that Mary would be back soon.
- Tom said he thought that Mary would be back soon.

Sonunda Boston'a geri döneceğini düşünmüyor musun?

Don't you think you'll move back to Boston, eventually?

Hiç Boston'a geri döneceğini düşünmüyor musun?

Don't you think you'll ever move back to Boston?

Tom'un tekrar Boston'a döneceğini hiç düşünmemiştim.

- I never thought Tom would come back to Boston again.
- I never thought that Tom would come back to Boston again.

Tom pazartesi günü geri döneceğini söyledi.

- Tom said he'd be back on Monday.
- Tom said that he'd be back on Monday.

Tom Mary'nin yakında eve döneceğini söyledi.

- Tom said Mary would go back home soon.
- Tom said that Mary would go back home soon.

Tom bana hemen geri döneceğini söyledi.

- Tom told me he'd be right back.
- Tom told me that he'd be right back.

Lütfen bana onun ne zaman döneceğini söyle.

Please tell me when he'll be back.

Lütfen onun ne zaman döneceğini kontrol et.

Please check on when he will return.

Onun ne zaman döneceğini kesin olarak bilmiyorum.

I don't know for certain when he'll come back.

Tom'un gerçekten Boston'a geri döneceğini düşünüyor musunuz?

Do you really think Tom will come back to Boston?

Onun ne zaman geri döneceğini ona sor.

Ask him when she will come back.