Translation of "Alacaktır" in English

0.004 sec.

Examples of using "Alacaktır" in a sentence and their english translations:

Otobüs zaman alacaktır.

The bus will take time.

Değişim zaman alacaktır.

Change will take time.

Gitmek biraz zaman alacaktır.

It will take a while to go away.

Jane doğrudan A alacaktır.

Jane will get straight A's.

Bununla uğraşmak zaman alacaktır.

It's going to take time to work through that.

Gözlük takmaya alışmak biraz zaman alacaktır.

It'll take a little time to get used to wearing glasses.

Kurumak, çimento için biraz zaman alacaktır.

It'll take a while for the cement to dry.

Bunu yapmak yaklaşık üç saatini alacaktır.

It'll probably take you about three hours to do that.

Bu işi bitirmek onun iki gününü alacaktır.

It'll take him two days to finish this work.

Belgeye bakmak üç saatten fazla zamanımı alacaktır.

It will take me more than three hours to look over the document.

Bu dağdan inmek yaklaşık üç saat alacaktır.

Getting down this mountain will take about three hours.

Bir peruk takmaya alışmak birkaç haftanı alacaktır.

It'll take you a few weeks to get used to wearing a wig.

Bunu bu şekilde yapmak çok zaman alacaktır.

Doing it that way will take too much time.

Ama geri dönüp suyu getirmek biraz zaman alacaktır.

but it's gonna take time to go back and collect that water.

Bu sınava hazırlanmak en az 10 saatimi alacaktır.

It will take me no less than 10 hours to prepare for the exam.

Muhtemelen bu sorunu çözmek yaklaşık 10 dakikanızı alacaktır.

It'll probably take you about 10 minutes to solve this problem.

En azından otuz dakika daha fazla zaman alacaktır.

It'll take at least thirty minutes longer.

Tom işi yapabilir, eminim, fakat onun uzun zamanını alacaktır.

Tom can do the job, I'm sure, but it'll take him a long time.

- Oraya varmak bir saat alacaktır.
- Oraya gitmek bir saat sürer.

It'll take an hour to get there.

Bu seminer Japon firmalarından üst düzey pazarlama liderlerini hedef alacaktır.

This seminar will target senior marketing leaders from Japanese firms.

Senin tecrüben ile, herhangi bir şirket sizi hemen işe alacaktır.

With your experience, any company would hire you right away.

- Sanırım evimizi yapmayı bitirmek bir yıldan daha fazla alacaktır.
- Sanırım bizim evimizi yapmayı bitirmek bir yıldan daha fazla sürecektir.

I think it'll take more than a year to finish building our house.