Translation of "İlkbaharda" in English

0.037 sec.

Examples of using "İlkbaharda" in a sentence and their english translations:

İlkbaharda günler uzar.

- In spring the days get longer.
- In spring, the days become longer.
- In spring, the days get longer.

Kırsal İlkbaharda güzeldir.

The countryside is beautiful in the spring.

Gelecek ilkbaharda evleniyoruz.

We're getting married next spring.

Okul ilkbaharda başlıyor.

School begins in the spring.

Kar ilkbaharda erir.

The snow melts in spring.

İlkbaharda Boston'a gideceğim.

- I'm going to Boston in the spring.
- I'll go to Boston in the spring.

İlkbaharda Boston'a gidiyorum.

I'm going to Boston in the spring.

İlkbaharda kuşlar döner.

The birds return in the Spring.

Geçen ilkbaharda neredeydin?

Where were you last spring?

Güller ilkbaharda çiçek açar.

The roses bloom in spring.

Önümüzdeki İlkbaharda Sendai'ye gidiyor.

She is going to Sendai this spring.

O, ilkbaharda ayçiçeği eker.

He plants sunflowers in the spring.

İlkbaharda herkes erken kalkar.

In spring, everyone wakes up early.

İlkbaharda birçok çiçek açar.

Many flowers bloom in the spring.

İlkbaharda her yer güzel görünüyor.

Everywhere looks beautiful in the spring.

İlkbaharda her şey parlak görünür.

In spring everything looks bright.

Onlar genellikle ilkbaharda koyunları kırparlar.

They usually shear sheep in spring.

Arkadaşım George ilkbaharda Japonya'ya gidiyor.

My friend George is coming to Japan this spring.

Her İlkbaharda nehir burada taşar.

Every spring the river floods here.

Birçok bitki ilkbaharda çiçek açar.

Many plants bloom in the spring.

Elma ağaçları ilkbaharda çiçek açarlar.

Apple trees bloom in spring.

İlkbaharda Boston'u ziyaret etmek isterim.

I'd like to visit Boston in the spring.

Çiftçiler, tahıl tohumlarını ilkbaharda ekerler.

Farmers sow grain seeds in spring.

Babam önümüzdeki İlkbaharda emekli oluyor.

My father is retiring next spring.

Bu çiçekler ilkbaharda çiçek açar.

These flowers bloom in the spring.

Elma ağaçları ilkbaharda çiçek açar.

The apple trees bloom in the spring.

Bizim bahçemiz ilkbaharda zambaklarla doludur.

Our yard is full of lilies in the spring.

İlkbaharda bahçede yeni bitkiler yetişir.

New plants grow in the garden in spring.

Bu çiçekler İlkbaharda çiçek açarlar.

- These flowers bloom in spring.
- These flowers bloom in the spring.

İlkbaharda tarlalar karahindiba ile kaplıdır.

In the spring, the fields are covered with dandelions.

İlkbaharda burada çok yağmur yağar.

It rains a lot here in the spring.

Tom bunu gelecek ilkbaharda yapacak.

Tom is going to do that next spring.

Geçen ilkbaharda pek yağmur almadık.

We didn't get much rain last spring.

İlkbaharda ne tür çiçekler ekersin?

What kind of flowers do you plant in the spring?

Birçok güzel çiçekler İlkbaharda çiçek açar.

- Many beautiful flowers bloom in spring.
- Many pretty flowers bloom in the spring.

Birçok turist İlkbaharda Kyoto'yu ziyaret eder.

Many tourists visit Kyoto in the spring.

Tom ve Mary gelecek ilkbaharda evlenecekler.

Tom and Mary will get married next spring.

Tom geçen ilkbaharda üniversiteden mezun oldu.

Tom graduated from college last spring.

Guguk kuşları burayı ilkbaharda ziyaret ederler.

Cuckoos visit here in spring.

- İlkbaharda günler uzar.
- Baharda günler uzar.

- In spring the days get longer.
- In spring, the days become longer.
- In spring, the days get longer.
- The days get longer in spring.

Şeftali ağaçları genellikle ilkbaharda çiçek açar.

- Peach trees typically bloom in spring.
- Peach trees typically blossom in spring.

O, önümüzdeki İlkbaharda bir üniversite öğrencisi olacak.

She will be a college student next spring.

Japon arabalarının yeni modelleri genellikle ilkbaharda çıkar.

New models of Japanese cars usually come out in the spring.

Çilekler normalde ilkbaharda yenen küçük, kırmızı meyvelerdir.

Strawberries are small, red fruit that are normally eaten in Spring.

Bazı çiçekler ilkbaharda ve diğerleri sonbaharda açarlar.

Some flowers bloom in spring and others in autumn.

Tom gelecek ilkbaharda bir üniversite öğrencisi olacak.

Tom will be a college student next spring.

İlkbaharda pencereleri temizledim ama onlar yine kirleniyorlar.

I cleaned the windows in the spring but they're dirty again.

- Bu bahar Boston'a gidiyorum.
- Bu ilkbaharda Boston'a gidiyorum.

I'm going to Boston this spring.

Geçen yıl ilkbaharda aşçılık kursuna gittim ve ekmek pişirmeyi öğrendim.

I took a cooking class last spring and learned to bake bread.

Bahçeler ilkbaharda çok güzeldir ve biz sık sık oraya gideriz.

The gardens are very beautiful in the spring,and we often go there.

İlkbaharda, günler daha uzadığında ve güneş daha ısındığında, o, ilk nar bülbülünün güneyden dönüşünü bekledi.

In the spring, when the days grew longer and the sun warmer, she waited for the first robin to return from the south.