Translation of "üniversitedeki" in English

Üniversitedeki hayat anlamlıdır.

The life in the university is significant.

Henüz üniversitedeki ikinci yılımdı,

when I was just a sophomore in college.

Anne üniversitedeki kızını özledi.

The mother missed her daughter who was away at college.

Tom'un üniversitedeki ilk senesi.

Tom is in his first year at college.

Üniversitedeki ilk günüm oldukça sıkıcıydı.

My first day in the university was rather boring.

Tom'un üniversitedeki amacı derece almak.

Tom's purpose in college is to get a degree.

O, ulusal üniversitedeki bir profesör.

He's a professor at the National University.

Sami üniversitedeki bir oğula bakıyordu.

Sami was supporting a son in college.

Üniversitedeki üçüncü ve dördüncü senem arasındaki yazda

The summer between my junior and senior year of college,

Bu da, üniversitedeki derslerimden hiçbirinde öğrenmediğim bir şey.

which is something that I never learned in any one of my college classes.

Üniversitedeki öğrencilerin bu şekilde kültürel ufuklarını genişletme olanağı var.

In this way, the students of the University have the opportunity to expand their cultural horizons.

Üniversitedeki son yılımda, ortak bir arkadaş aracılığıyla Tom'la tanıştım.

In my senior year of college, I met Tom through a mutual friend.

Bu üniversitedeki bazı öğrenciler, öğretmenlerle nasıl konuşacaklarını bile bilmiyorlar.

Some students in this university don't even know how to talk to teachers.