Translation of "Çubuk" in English

0.004 sec.

Examples of using "Çubuk" in a sentence and their english translations:

Bu çelik çubuk sertleştirilmeli.

This steel bar must be tempered.

Mini marketler çubuk şeker satarlar.

Convenience stores sell candy bars.

İki tahta çubuk: iki taraftan da

Two sticks of wood: suspended from each

John bir çubuk aldı ve salladı.

John picked up a stick and shook it.

Mary Tom'un gözüne bir çubuk soktu.

Mary poked Tom in the eye with a stick.

Ben sadece bir granola çubuk yedim.

I only ate one granola bar.

Şimdi de şu çubuk grafiğine göz atalım,

And let's take a look at this bar graph,

Ve fırça yerine çubuk kullanan insanlar görüyoruz,

then we will see people start using sticks,

Onu düzeltmek için bitkiye bir çubuk bağladım.

I tied a stick to the plant to straighten it.

Bir tane daha çubuk atıp nereye gittiğine bakalım.

Let's just throw another glow stick and see what it goes into.

- Boyayı bir çubuk yardımıyla karıştır.
- Boyayı bir çubukla karıştır.

Stir the paint with a stick.

- Bir pretzel ister misin?
- Kıvrık çubuk kraker istiyor musun?

Do you want a pretzel?

- Mary bir baton kullanarak orkestrayı yönetti.
- Mary bir çubuk kullanarak orkestrayı yönetti.

Mary conducted the orchestra using a baton.

Bütün Dünya üç tip insana bölünmüştür-parmak-kullananlar, çubuk- kullananlar, ve çatal-kullananlar.

All the world is divided into three types of people - finger-users, chopstick-users, and fork-users.

- Spagettiyi çatalına dolayıp da mı yiyorsun?
- Çubuk makarnayı çatalına dolayıp da mı yiyorsun?

Do you eat spaghetti by twirling it around your fork?

- Uzun makarnayı sever misin?
- Spagettiyi sever misin?
- Çubuk makarna sever misin?
- Spagetti sever misin?
- Spagetti sever misiniz?

Do you like spaghetti?

- Biz spagetti pişirmek için su kaynatıyoruz.
- Spagetti yapmak için su kaynatıyoruz.
- Spagetti pişirmek için su kaynatıyoruz.
- Çubuk makarna yapmak için su kaynatıyoruz.

We boil water to cook spaghetti.

- Kazadan sonra ilk bir ay sadece bir çubuk vasıtasıyla sıvı şeyler içebildi.
- Kazadan sonraki bir ay boyunca, sadece pipet kullanarak sıvı tüketebildi.

For the first month after the accident she could only drink liquids through a straw.