Translation of "Mini" in English

0.005 sec.

Examples of using "Mini" in a sentence and their english translations:

Muhtemelen mini mini arabalar ve büyük hükümetler yerine

I probably prefer big proper cars and small government

Saatle mini karavan kirala.

Hire a minivan by the hour.

Mini eteklerin modası geçti.

Miniskirts have gone out of fashion.

Mini etek yakında gelecek.

Miniskirts will soon come back.

O, mini etekleri seviyor.

She likes miniskirts.

Mini diskler satıyor musunuz?

Do you sell mini disks?

O bir iPad mini istiyor.

He wants an iPad mini.

Mini marketler çubuk şeker satarlar.

Convenience stores sell candy bars.

Mini marketler şeker çubukları satarlar.

Convenience stores sell candy bars.

Tom'un odasında mini buzdolabı var.

Tom has a mini-fridge in his room.

Annem mini etek giymeme izin vermedi.

My mother didn't let me wear a miniskirt.

Kimse cenazede kırmızı mini etek giymez.

One does not wear a red mini skirt to a funeral.

Mini eteklerin tekrar geri geleceğini düşünüyor musun?

Do you think miniskirts will come back again?

Tenisin neden mini eteklerle oynandığını merak ediyorum.

I wonder why tennis is played in mini-skirts.

Park Caddesinde mini bir alışveriş merkezi var.

There's a mini mall on Park Street.

Mini etek ve mikro etek arasındaki fark nedir?

What's the difference between a miniskirt and a microskirt?

Mary mini etekle uyumlu pembe bir bluz giyiyordu.

Mary was wearing a pink blouse with matching miniskirt.

Neden mini etekler içinde tenis oynadığımızı merak ediyorum.

I wonder why we play tennis in miniskirts.

Genel eğlence için bugün bir mini etek giyiyorum.

For general amusement, I'm wearing a mini-skirt today.

Bir cenaze için kırmızı mini etek giymek uygun değildir.

It's not appropriate to wear a red miniskirt to a funeral.

O bir uygun mini etekle yeşil bir ceket giyiyordu.

She was wearing a green coat with a matching mini-skirt.

Tom'un büyükannesinin bir mini etek giyemeyecek kadar yaşlı olduğunu düşünüyorum.

- I think Tom's grandmother is too old to wear a miniskirt.
- I think that Tom's grandmother is too old to wear a miniskirt.

Sanırım Tom'un büyükannesi bir mini etek giyemeyecek kadar çok yaşlı.

- I think Tom's grandmother is too old to be wearing a bikini.
- I think that Tom's grandmother is too old to be wearing a bikini.

Mini etekler daha kısa olamaz gibi göründüğü zaman, onların yukarıdan kısaltılabileceklerini öğrendiler.

When it seemed miniskirts couldn't be any shorter, they found out they could be shortened from above.

Tatoeba bir mini-LibriVox'tur. O, yüksek sesle büyük ölçekli okuma başlamadan önce sadece yazılması gerekiyor.

Tatoeba is a mini-LibriVox, it just needs to be written before the large-scale reading aloud would start.