Translation of "Taşıyor" in Dutch

Tencere taşıyor.

- De pan kookt over.
- De pot kookt over.

Şehrin ışıkları denize taşıyor...

Lichten van de stad schijnen over de zee...

Mary bir karpuz taşıyor.

Mary draagt een watermeloen.

Bu matara... Ağırlığımı taşıyor gibi.

Deze thermos... ...lijkt me te houden.

Gemi Endonezya'dan ham madde taşıyor.

Het schip vervoert grondstoffen vanuit Indonesië.

Grönland'tan su ve buzu okyanusa taşıyor.

die ijs en water van Groenland af de oceaan in voeren.

Bu, onu farklı bir seviyeye taşıyor.

Het brengt dat dier naar een ander niveau.

O, sırtında bir sırt çantası taşıyor.

Ze draagt een rugzak op haar rug.