Translation of "Oturdu" in Dutch

0.007 sec.

Examples of using "Oturdu" in a sentence and their dutch translations:

Yaşlı adam oturdu.

De oude man ging zitten.

O, önümde oturdu.

- Hij zat tegenover mij.
- Hij zat voor mij.

O, yanıma oturdu.

- Ze zat naast me.
- Ze zat naast mij.
- Zij ging naast mij zitten.

Ken yanıma oturdu.

- Ken zette zich naast mij.
- Ken zat naast me.

O bankta oturdu.

Ze zat op de bank.

Tom yalnız oturdu.

Tom zat alleen.

Onun yanına oturdu.

Hij zette zich naast haar.

Benim yanıma oturdu.

Hij ging naast me zitten.

Sonra Chaz yanıma oturdu.

Toen ging Chas naast me zitten.

Çocuk bir sandalyeye oturdu.

De jongen zat op een stoel.

Yaşlı adam yapayalnız oturdu.

De oude man zat helemaal alleen.

O, dereye yakın oturdu.

Hij zat bij de rivier.

Her ikisi de oturdu.

Ze gingen allebei zitten.

O onun yanına oturdu.

Hij ging naast haar zitten.

Tom mutfak masasında oturdu.

Tom zat aan de keukentafel.

Tom divanın üzerine oturdu.

Tom ging op de bank zitten.

Tom, Mary ile oturdu.

Tom ging met Mary zitten.

Tom pencerenin yanına oturdu.

Tom zat bij het raam.

Tom aniden sandalyeye oturdu.

Tom zat plotseling rechtovereind in zijn stoel.

Tom bir sandalyeye oturdu.

Tom zat op een stoel.

Bir kedi masaya oturdu.

Op tafel zat een kat.

O, yatağın üzerine oturdu.

Hij zat op het bed.

Tom çitin üzerinde oturdu.

- Tom zat op het hek.
- Tom was besluiteloos.

Tom ilk sırada oturdu.

Tom zat in de eerste rij.

Köpek adamın yanına oturdu.

De hond ging naast de man zitten.

Tom ön sıraya oturdu.

Tom zat in de eerste rij.

Tom, Mary'nin yanına oturdu.

Tom zat naast Mary.

Sami caminin arkasına oturdu.

Sami zat achter in de moskee.

Küçük çocuk babasının omuzlarına oturdu.

De kleine jongen zat op de schouders van zijn vader.

O, pipo içerken orada oturdu.

Hij zat daar een pijp te roken.

Çocukları tarafından çevrili şekilde oturdu.

Ze zat omringd door haar kinderen.

Tom sigara içerken bankta oturdu.

Tom zat op de bank te roken.

Tom piyanoda Mary'nin yanına oturdu.

Tom zat naast Maria aan de piano.

Tom bir ağaç gövdesinde oturdu.

Tom zat op een boomstam.

Tom bir kütüğün üstüne oturdu.

Tom zat op een boomstam.

O, bir roman okumak için oturdu.

Hij ging zitten om een roman te lezen.

Yaşlı bir adam otobüste yanıma oturdu.

Een oude man zat naast mij in de bus.

Tom mutfak masasında tek başına oturdu.

Tom zat alleen aan de keukentafel.

Tom Mary ve eşinin arasına oturdu.

Tom ging tussen Maria en haar man zitten.

Tom sigara içerken bir bankta oturdu.

Tom zat op de bank een sigaret te roken.

O bir kitap okumak için oturdu.

Hij ging zitten om een boek te lezen.

Beethoven piyanonun başına gidip oturdu ve çalmaya başladı.

Beethoven ging naar de piano, zette zich, en begon te spelen.

- İki sıra önümde oturuyordu.
- İki sıra önüme oturdu.

Hij zat twee rijen voor me.

Tom bir kamışla çikolatalı sütü içerken yemek odası masasına oturdu.

Tom zat aan tafel in de eetkamer en dronk chocolademelk met een rietje.

Tom ve arkadaşları kamp ateşinin etrafında oturdu ve şarkılar söyledi.

Tom en zijn vrienden zaten rondom het kampvuur en zongen liedjes.

- Dışarı çıkmak yerine tüm gün evde oturdu.
- Dışarı çıkmak yerine bütün gün evde kaldı.

Hij is de hele dag thuis gebleven in plaats van uit te gaan.