Translation of "Yalnız" in Dutch

0.008 sec.

Examples of using "Yalnız" in a sentence and their dutch translations:

- Yalnız mısın?
- Yalnız mısınız?

- Zijt ge alleen?
- Ben je alleen?

- Yalnız seyahat ediyorum.
- Yalnız geziyorum.
- Yalnız yolculuk ediyorum.

Ik reis alleen.

- Yalnız yaşıyorum.
- Ben yalnız yaşıyorum.

Ik woon alleen.

Yalnız çalışır.

Zij werkt alleen.

Kız yalnız.

Het meisje is eenzaam.

Yalnız değiliz.

We zijn niet alleen.

Tom yalnız.

Tom is alleen.

Yalnız gel.

Kom alleen.

Yalnız gidiyoruz.

Laten we alleen gaan.

Yalnız çalışacaksın.

- Je werkt alleen.
- Je zult alleen werken.

Yalnız hissettim.

Ik voelde me alleen.

Yalnız mıydın?

Was je alleen?

Yalnız gitmeliyim.

Ik moet alleen gaan.

Yalnız olamazsın.

U zal niet alleen zijn.

Yalnız mıyız?

Zijn we alleen?

Yalnız gitmemelisin.

- Je zou niet alleen moeten gaan.
- Je moet niet alleen gaan.
- Je kan maar beter niet alleen gaan.

Yalnız mısın?

- Zijt ge alleen?
- Ben je alleen?

Yalnız geldim.

Ik kwam alleen.

- Beni yalnız bırakma.
- Beni yalnız bırakmayın.

- Laat me niet alleen!
- Laat mij niet alleen!

- Yalnız yürümeyi sever.
- O yalnız yürümekten hoşlanır.

Ze gaat graag alleen wandelen.

Yalnız olmadığımı hatırlatıyor.

me eraan herinnerd dat ik niet alleen ben.

Yalnız da değil.

Ze is niet alleen.

Yalnız olmadığımı gördüm,

Ik realiseerde me dat ik niet alleen was.

Yalnız kalmak istiyordum...

privé yogalessen --

Onu yalnız bırakalım.

Laten we haar alleen laten.

O yalnız görünüyor.

- Ze ziet er eenzaam uit.
- Ze lijkt eenzaam.

Oraya yalnız gidiyorum.

Ik ga er alleen heen.

Onu yalnız bırakın.

Laat hem met rust.

Yalnız yürümeyi seviyorum.

- Ik ga graag alleen te voet.
- Ik wandel graag alleen.

Artık yalnız değil.

Ze is niet meer alleen.

Onları yalnız bırakmayın.

Laat ze niet alleen.

Yalnız mı yaşıyorsun?

- Woon je alleen?
- Wonen jullie alleen?

O yalnız kaldı.

Hij bleef alleen.

Bizi yalnız bırak.

Laat ons met rust.

Tom yalnız öldü.

- Tom stierf alleen.
- Tom is alleen gestorven.

Tom yalnız mıydı?

Was Tom alleen?

Onu yalnız bırak.

Laat dat maar zitten.

Tom yalnız yaşayamaz.

Tom kan niet in zijn eentje overleven.

Ben yalnız gideyim.

Laat me alleen gaan.

Beni yalnız bırak!

- Laat me met rust!
- Laat mij alleen!

O yalnız görünüyordu.

Ze zag er eenzaam uit.

Tom yalnız olmalı.

- Tom moet zich eenzaam voelen.
- Tom moet eenzaam zijn.
- Tom voelt zich waarschijnlijk eenzaam.

Tom yalnız geldi.

Tom kwam alleen.

Onları yalnız bırak.

Laat hen met rust.

Kendimi yalnız hissettim.

Ik voelde me alleen.

Beni yalnız bırak.

Laat me met rust.

Ben yalnız değildim.

Ik was niet eenzaam.

Sanırım yalnız olmalıyım.

Ik geloof dat ik alleen moet zijn.

Biz yalnız değiliz.

We zijn niet alleen.

Tom yalnız yiyordu.

Tom at alleen.

Yalnız olmadığımı biliyorum.

Ik weet dat ik niet alleen ben.

Burada yalnız mıyım?

Ben ik hier alleen?

Çok yalnız hissediyorum.

Ik voel me zo alleen.

Tom tamamen yalnız.

Tom is moederziel alleen.

Beni yalnız bıraktılar.

Ze lieten me alleen.

Beni yalnız bırakabilirsin.

Je kunt me alleen laten.

Burada yalnız kalmam.

Ik blijf hier niet alleen.

Tom mutfakta yalnız.

Tom is alleen in de keuken.

Tom yalnız oturdu.

Tom zat alleen.

Tom yalnız çalışır.

Tom werkt alleen.

Tom yalnız mı?

Is Tom alleen?

Yalnız yemek yerim.

Ik eet alleen.

Yalnız mı geldin?

Ben je alleen gekomen?

Beni yalnız bırakın.

Laat me met rust.

Oraya yalnız gitmeyin.

Ga daar niet alleen heen.

Onu yalnız bırakamam.

Ik kan hem niet alleen laten.

Yalnız yaşamaya dayanamıyorum.

Ik kan het niet verdragen om alleen te leven.

O yalnız yaşıyor.

Ze woont alleen.

Tom yalnız görünüyordu.

- Tom zag er eenzaam uit.
- Tom leek eenzaam.

Tom yalnız hissetti.

Tom voelde zich eenzaam.

Tom'u yalnız bırak.

Laat Tom met rust.

Yalnız yemek yedim.

Ik at alleen.

Ben yalnız yaşıyordum.

Ik woonde alleen.

Tom yalnız olacak.

Tom zal alleen zijn.

Yalnız yemekten hoşlanmam.

Ik eet niet graag alleen.

Çok yalnız hissettim.

Ik voelde me heel eenzaam.

Bunu yalnız yapamam.

Ik kan dat niet alleen doen.

Bizi yalnız bırak ve biz seni yalnız bırakırız.

Laat ons met rust, en wij laten jou met rust.

- Yalnız olmak istememenin nedeni bu.
- Çünkü yalnız kalmak istemiyorsun.

Dat is omdat je niet alleen wilt zijn.

- Yalnız olduğun zaman sıkılmadın mı?
- Yalnız olduğunda sıkılmaz mısın?

Verveel je je niet wanneer je alleen bent?