Translation of "Sıcak" in Chinese

0.010 sec.

Examples of using "Sıcak" in a sentence and their chinese translations:

Çok sıcak.

- 太燙了。
- 太熱了。

Burası sıcak.

這裡是溫暖的。

- Hava bugün sıcak.
- Bugün hava sıcak.

今天天气很热。

Çorba çok sıcak.

汤太烫了。

Hava dayanılmaz sıcak.

天氣酷熱難當。

Çok pis sıcak.

真他妈热。

Seni sıcak tutacağım.

我会给你温暖。

Pekin sıcak mı?

北京熱嗎?

- Bence yarın sıcak olacak.
- Yarın havanın sıcak olacağını düşünüyorum.

我觉得明天会很热。

Tom sıcak köriyi sever.

湯姆喜歡辣咖哩。

Bugün hava korkunç sıcak.

今天非常熱。

Sıcak çorba yemeyi severim.

我很喜歡喝熱湯。

Tom onu sıcak sever.

汤姆喜欢热的。

Ah, kahve çok sıcak!

噢,咖啡太烫了。

Bugün sıcak, değil mi?

今天很溫暖,不是嗎?

Sıcak havadan rahatsız olmam.

我不在乎炎熱的天氣。

Tom herkese karşı sıcak.

汤姆对每个人都很友好。

Şeker, sıcak suda erir.

糖溶于热水。

Yazın burası çok sıcak.

这里夏天非常炎热。

Hava bugün oldukça sıcak.

今天相當暖和。

Bugün dünden daha sıcak.

今天比昨天暖和。

Bu seni sıcak tutacak.

这个能保暖。

Bu oda çok sıcak.

这个房间里面很暖和。

Portakallar sıcak ülkelerde yetişirler.

橘子在温暖的地方生长。

Hava burada çok sıcak.

- 这里非常热。
- 這裡很熱。

Kim sıcak çikolata ister?

谁要热巧克力?

Bugün hava çok sıcak.

今天很热。

Burası kalmak için çok sıcak.

太熱了不能待在這裡。

Sıcaklık bu hafta sıcak kaldı.

本周气温一直都很热。

Sıcak, yünlü bir etek arıyorum.

我想找一件溫暖的羊毛裙。

Yakında hava daha sıcak olacak.

天氣很快就會回暖吧。

Dün gece çok sıcak değildi.

昨晚不是很熱。

Hava sıcak olsada umurumda değil.

辣点儿没关系。

Sanırım hava bugün sıcak olacak.

我觉得今天会很热。

Yazın hava burada çok sıcak.

这里夏天非常炎热。

Sıcak ve baharatlı ise umursamıyorum.

辣点儿没关系。

Biraz sıcak süt içmek istiyor.

她想喝一点温奶。

Hava bugün özellikle çok sıcak.

今天特別熱。

Onlar çok sıcak olacağını söylüyor.

他们说天气会很热。

Kim biraz sıcak çikolata ister?

哪位要热巧克力?

Pencereyi açın. Burası çok sıcak.

请开一下窗。这里像烤炉一样热。

O, yavaşça sıcak kahveyi yudumladı.

他慢慢地啜飲熱咖啡。

Bugün hava sıcak değil mi?

今天很熱,不是嗎?

Bu odada hava çok sıcak.

這間房裡很熱。

Bu sabah hava oldukça sıcak.

这个早上这么热。

Tom bir sıcak çarpması geçirdi.

汤姆中暑了。

Bu çiçekler sıcak ülkelerde yetişir.

這些花生長在溫暖的國家。

Bu sabah hava çok sıcak.

今天早上很熱呢!

2016 kayıtlı en sıcak yıldı.

2016年是有记录以来最热的一年。

Hava bugün biraz daha sıcak.

今天暖和一点儿了.

Yarın tekrar sıcak olacak mı?

明天会不会又很热?

Sıcak ve nemli hava bizi tembelleştirir.

炎熱潮濕的天氣使我們變得懶散。

İçecek sıcak bir şey alabilir miyim?

我可以喝一點熱的東西嗎?

Sana sıcak bir içecek hazırlayabilir miyim?

我可以为你调杯热饮料吗?

İşe gitmemiz için hava çok sıcak.

太熱了所以我們無法工作。

Her gün bu kadar sıcak mı?

每天都這麼熱嗎?

Bugün hava çok sıcak, değil mi?

今天非常熱,不是嗎?

İskoçya eylül ayında çok sıcak olabilir.

蘇格蘭在9月可以變的很溫暖。

Bu korkunç sıcak hava beni öldürüyor.

这鬼天气,要把人热死。

Bugün, bu yılın en sıcak günüdür.

今天是今年最熱的一天。

Dün olduğu kadar bugün sıcak değil.

今天沒有昨天那麼熱。

İçmek için sıcak bir şey istiyorum.

我想喝點熱的飲料。

Burada bütün yıl boyunca hava sıcak.

這裡一年四季很溫暖。

- Lütfen bana içecek sıcak bir şey ver.
- Lütfen bana içecek sıcak bir şey verin.

請給我一些熱的東西喝。

Bu ay sıcak geçiyor, fakat bugün hariç.

这个月一直都很热,但今天是个例外。

Aile beni çok sıcak bir biçimde karşıladı.

这个家庭热情地接待了我。

Yürüyüşe çıkmak istiyorum ama gün çok sıcak.

我本来很想走走,但是天太热了。

Fıçı birasının tadı sıcak bir günde özellikle iyidir.

生啤酒在大熱天時特別好喝。

Bu, elli yıl içinde yaşadığımız en sıcak yaz.

這是 50 年來最熱的夏天。

Beni sıcak karşıladılar, bu yüzden evimde gibi hissettim.

他们这么热情的欢迎我,让我感觉家人一样。

Bir bardak soğuk su sıcak havada çok ferahlatıcıdır.

一杯冷水在暑热的天气里十分提神。

Sıcak bir günde soğuk bir bira gibisi yok.

炎炎夏日來杯冰涼的啤酒,人生一樂也!

Küvet sıcak su ve çiçek yaprakları ile doluydu.

浴缸裡滿是熱水和花瓣。

Bana kibarca/sıcak bir tavırla yolu tarif etti.

她友善的為我指路。

O, ona içmek için sıcak bir şey verdi.

她給他熱的東西喝。

Aralık ayında Bali'de hava son derece sıcak ve nemlidir.

12月份巴厘岛极其炎热和潮湿。

Her gece yatmadan önce sıcak bir banyo yapmaktan hoşlanırım.

我喜欢在每晚睡觉前洗个热水澡。

Bu son iki gündür neden gittikçe daha sıcak oluyor?

为什么这两天一天比一天热?

Turfan gerçekten çok sıcak. Hükümet bile sıcaklığı kontrol edemiyor.

吐鲁番实在太热了,连政府也控制不了这里的温度。

Bu sıcak havada dışarıya gitmektense evde kalmayı tercih ederim.

在这种暑天里我宁愿呆在家也不出去。

Bir ay içinde, hava şimdi olduğu kadar sıcak olmayacak.

一个月后,天气就不会像现在这么热了。

Dışarının ne kadar doğuk olduğu önemli değil, odalar yeterince sıcak.

無論外面多麼寒冷,房間始終既舒適又溫暖。

İşte tartışmaların çorap içinde düzüşen tavşanlardan daha sıcak geçtiği yer: Tatoeba!

Tatoeba:凡辯論溫度超過兩隻兔子的會使嬰兒在襪子裡!

Isınma sistemini tamir ettikleri için mutluyum, ancak şimdi de çok sıcak.

我很高興他們修復了暖氣系統,但現在太熱了。

Okul klimayı açmayacak, bu yüzden öğrenciler protestoda sıcak su şişelerini balkondan atacaklar.

学校不给开空调,学生们就会从阳台上扔热水瓶抗议。

Sıcak bir yaz gününde, klima bizi serin tutmak için bütün gün çalışır.

炎炎夏日,空调全天开放让我们保持凉爽。