Translation of "Kötüsü" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Kötüsü" in a sentence and their arabic translations:

Daha da kötüsü,

ولجعل الأمور أسوأ،

En kötüsü için hazırlanıyorum.

أنا أستعد للأسوأ.

En kötüsü için hazır olmalıyız.

علينا أن نستعد للأسوء.

Fakat daha kötüsü, doktorum beni oturttu

ولكن الأسوأ أن الطبيب أجلسني

Aralarından en kötüsü ise insancıl teknoloji hareketi.

وأسوأ ما في اﻷمر حقاً هي حركة التكنولوجيا البشرية.

Hatta bazıları eyalette en kötüsü olduğunu söylerler.

والبعض يقول حتى بالولاية.

Ya da çok daha kötüsü, yağmalar mı başlayacak?

أو ما هو أسوأ ، هل سيبدأ النهب؟

Bu daha iyi olabilir, ancak daha da kötüsü olabilir.

وهذا يمكن ان يكون للأفضل, ولكن يمكن أن يكون للأسوء.

Müslümanlar da diğer insanlar gibidir; iyisi de vardır, kötüsü de.

المسلمون أناس عاديّون و يوجد هناك مسلمون طيّبين كما يوجد مسلمون سيّئين.

Ve daha da kötüsü “Medya da bunun konuşulduğunu duyudunuz mu?" sorusuna.

بل الأسوأ، عندما تسأل الناس: "هل تستمعون إلى الإعلام يتحدث عن الأمر؟"

Yani aslında daha kötüsü de var biz de biraz daha büyüdükten sonra

لذلك هناك بالفعل أسوأ بعد أن ننمو أكثر قليلا

İşin daha da kötüsü o dönemde birde o duvarın arkasına bir geçit açıyorlar

والأسوأ من ذلك ، أنهم فتحوا ممرًا خلف ذلك الجدار في ذلك الوقت

Hiçbir market dezenfekte ettiğini bize lanse etmiyor. Ya da daha kötüsü dezenfekte bile yapmıyor.

لا يوجد سوق ليبين لنا أنه مطهر. أو ما هو أسوأ ، حتى أنه لا يعقم.

Napolyon tarafından yaratılan Marşallar listesinde değildi. Daha da kötüsü, 1805'te Mareşal Lannes'ın Beşinci Kolordusu'ndaki

في عام 1804. والأسوأ من ذلك ، أنه في عام 1805 تم تخفيض رتبته فعليًا ، حيث تم منحه قيادة فرقة في