Translation of "Birisi" in Arabic

0.005 sec.

Examples of using "Birisi" in a sentence and their arabic translations:

- Birisi öldü mü?
- Birisi mi öldü?

هل توفي أحد؟

Birisi sizi arıyor.

- أحدهم يتصل بك.
- هناك شخصٌ ما يريدك على الهاتف.

Birisi bakıyor mu?

هل أى ينظر أحد؟

Birisi pencereyi kapatacak.

سيغلق أحدهم النافذة.

Birisi ayağıma bastı.

شخص ما داس على قدمي.

Birisi cüzdanımı çaldı.

أحدهم سرق محفظتي.

Birisi yemek yiyor.

شخص ما يأكل.

Birisi sağımda çimleri biçiyor

يجز أحدهم الحشائش على يميني

Sanki birisi şampanya şişesini

كان الأمر يبدو كأن أحدهم أخذ زجاجة شمبانيا

Yaptıkları ilk şeylerden birisi

عند تحضير أنفسهم لفعلٍ عنيف

Birisi, “İngilizce bilmiyorlar,” dedi.

قال لي أحدهم: "إنهم لا يتحدثون الإنجليزية"

Birisi sunucuya girer girmez,

بمجرد تسجيل أي شخص الدخول على الخادم،

Birisi o parçayı alıp

شخص ما أخذ تلك القطعة و

Ön kapıda birisi var.

أحدهم على الباب.

Birisi polis çağırdı mı?

ألم يتصل أحدهم بالشرطة؟

Içeri attırdığı birisi adresini öğrenmiş

وشخصٌ قد قامت برفضه اكتشف عنوان سكنها،

Zannediyor musun birisi geldi ekti

هل تعتقد أن شخصًا ما جاء وزرع

Birisi için iş başvurusunda bulunun,

أشيروا إلى شخص لتولي وظيفة

Herhangi birisi Tom'u gördü mü?

هل شاهدتم توم؟

Birisi bir pencere açabilir mi?

هلا تفضل أحد لفتح النافذة؟

Birisi bana kaşık verebilir mi?

هل من أحد يعطيني ملعقة؟

Birisi benim adımdan bahsetti mi?

هل ذكر أحد إسمي؟

Birisi bana yardımcı olabilir mi?

- هل من أحد لمساعدتي؟
- هل من أحد ليساعدني؟

Birisi sizi üst katta bekliyor.

أحدهم ينتظرك في الأعلى.

Buna öncülük edenlerden birisi Christina Bu.

واحد من الأشخاص الذين يترأسون هذا هي (كريستينا بو).

Yahu birisi de çıkıp bu ergenekon

وشخص يخرج وهذا ergenekon

Bunu mutlaka etrafınızda söyleyeceğiniz birisi vardır

هناك شخص ستقول هذا حول

Zaten çok mühim birisi değil canım

ليس مهما جدا على أي حال يا عزيزي

Sosyal psikolojinin vakıfsal iç yüzlerinden birisi de

إحدى أهم اكتشافات علم النفس الاجتماعي

Buradaki birisi bunun nasıl yapılacağını biliyor mu?

هل من أحد يعلم كيفية القيام بهذا؟

"Birisi bana yardımcı olabilir mi?" "Ben olurum."

"هل يستطيع أحدٌ مساعدتي؟" "سأفعل".

Bu sürprizlerden birisi sanırım 6 yıl önce gerçekleşti.

واحدة من هذه المفاجأت حدثت منذ ست سنوات على ما اعتقد.

Birazcık daha bir şeyler ekledik. Birisi sizden bahsettiğinde

حتى أننا أضفنا خاصية تلوين الأسماء،

Birisi kapıyı çaldığında, o tam kitabı okumaya başlamıştı.

عندما بدأت للتو في قراءة الكتاب طرق احدهم الباب .

O kadar kötü birisi ki kimse ondan hoşlanmaz.

هو شخص سيئ للغاية لدرجة أن الجميع يكرهونه.

Sorumluluk sahibi olduğumu düşünen birisi olduğunu bana hatırlattığı için.

وبصدق، كان يضعني في موضع المسئولية.

birisi iyi bir bankacı olurken diğeri mafya lideri olmuştu

كان أحدهما مصرفيًا جيدًا ، والآخر أصبح قائدًا للمافيا

Dedi ki yorumda birisi sana yobaz demiş gördün mü?

قال في التعليق هل رأيت أحدا يسمك متعصب؟

- Biri seni gözlüyor.
- Biri sizi gözlüyor.
- Birisi sizi izliyor.

- هناك من ينظر إليك.
- أحدهم يراقبك.

Siyasetle ilgilenen birisi bir gün milletvekili olmaya karar veriyor,

الشخص المهتم بالسياسة، يقرر أن يصبح نائبًا عن الشعب في أحد الأيام،

Birisi bize yapamayacağımızı söyleyinceye kadar bunu yapmaya devam edeceğiz.

سنستمر في هذا حتى يمنعنا أحدهم.

Eğer birisi artık köpek veya kedi sahibi olmayı uygun bulmuyorsa

إذا ارتأى شخصٌ أن ليس من المناسب بعد الآن امتلاك كلبٍ أو قطٍ

Ve birisi olmadan diğerlerinin ya değeri yok ya da çok az var.

ودون واحد منهم ستكون قيمة باقي الحقول ضئيلة أو معدومة.