Translation of "Sanki" in Arabic

0.014 sec.

Examples of using "Sanki" in a sentence and their arabic translations:

sanki

إذا

- Sanki ben bilmiyordum!
- Sanki bunu bilmiyormuşum gibi!

كأنني لم أعرف هذا!

Kibirmiş gibi sanki.

كما لو أن في ذلك غطرسة!

- Sanki sen şefmişsin gibi konuşuyorsun.
- Sanki patronmuşsun gibi konuşuyorsun.

- تتكلم و كأنك رئيسنا.
- تتكلم و كأنك رئيس عملنا.

Sanki birisi şampanya şişesini

كان الأمر يبدو كأن أحدهم أخذ زجاجة شمبانيا

sanki öyle bir anlattık ki sanki yarasalar çok kötü yaratıklarmış gibi

كما لو أخبرنا أن الخفافيش مخلوقات سيئة للغاية

Sanki karnıma bir çatal saplamıştı

شعرت وكأنها أخذت شوكة وطعنتها في أحشائي

Sanki arkamda buzdolabı sürüklüyorum gibiydi.

‫كان الأمر‬ ‫أشبه بسحبي لثلاجة خلفي عبر الغابة.‬

Sanki korkmaları gerektiğini bilseler de

كان الأمر كما لو أنهم يعرفون أنهم يجب أن يخافوا

Sanki yedek parçalardan oluşturulmuş gibidir.

‫يشبه شيئًا تكوّن من قطع الغيار.‬

Günümüzde de sanki hala öyle

لا يزال مثل اليوم

Burada biraz izler karışmış sanki

كما لو أن بعض الآثار مختلطة هنا

Bir lanet var gibi sanki

كأن هناك لعنة

sanki biraz daha farklı gibi

مثل مختلفة قليلا

Gibi bir şeyler duyuyorum sanki

أسمع شيء مثل

Sanki orada bir kakım gördüm.

أظنني رأيت قاقُمًا هناك.

Bu sanki... Bir insan iskeletinin kolu!

‫يبدو...‬ ‫ذراع بشري كامل!‬

Hala daha öyle değil mi sanki

أليس الأمر كذلك؟

90 nesli biraz sorunlu gibi sanki

كما لو كان الجيل 90 إشكالياً قليلاً

Sanki bir şey olmamış gibi görünüyordu.

بدى و كأن شيئا لم يحدث.

Sanki yaşlı bir adammış gibi konuşur.

يتكلّم و كأنّه رجل عجوز.

Sanki ne konuştuğunu bilmiyormuşsun gibi muamele gördükçe

كلما تمت معاملتك وكأنك لا تفهمين ما تقولينه،

Sanki hiç o işaretten korkmaları öğretilmemiş gibiydi.

كان الأمر كما لو أنهم لم يتعلموا أبداً أن يخافوا من هذا الموقف.

Sanki biri iğne sokmuş gibi oldu... Tak!

‫شعرت وكأن أحدهم وخزني بإبرة... تباً.‬

Sanki onların hayatın diğer tarafına gittiğini hissettim.

وشعرت كأنهم ينتقلون إلى الجانب الآخر من الحياة.

Sanki bana bakıyordu ama aslında yere bakıyordu.

كان يحملق في الأرض.

sanki biraz amacını yerine getirmiyor gibi ama

كما لو أنه لم يحقق غرضه قليلاً ، ولكن

Biz de günümüzde küle su dökmeyiz sanki

كما لو أننا لا نسكب الماء في الرماد اليوم

Yahu eğitimde sanki biraz kolaylık sağlamıyor mu?

أليس من الأسهل قليلاً في التعليم؟

Programı öğretmen açtı. Sanki dersteymiş gibi artık

تم فتح البرنامج من قبل المعلم. كما لو كان في الصف الآن

şimdi bu duyacaklarınıza biraz kulağınız aşina sanki

الآن يبدو كما لو أنك على دراية صغيرة بما ستسمعه

- Sanki sarhoş gibi görünüyor.
- Sarhoşmuş gibi görünüyor.

- تبدو كأنها سكرانة.
- بدت كأنها سكرت.

O sanki günlerce yemek yememiş gibi görünüyordu.

بدت و كأنها لم تأكل منذ أيام.

Leyla sanki yolun sahibiymiş gibi araç sürüyor.

ليلى تسوق و كأنّ الطّريق ملك لها.

İkincisi, 'sanki Jason'a yardım edebilirdim gibi' diye düşünüyordum.

والثانية هي أنني شعرت أنه كان بإمكاني مساعدة جايسون.

Ellerini, sanki bir parça yemek yiyormuş gibi kaldırıyor

انظروا، إنه يلتقط يديه وكأنه يتناول قطعة من الطعام،

sanki iyi görünüm başka bir şekilde olmazmış gibi.

وكأنّ المظهر الجميل لا يكون إلا هكذا.

Fakat kuru ve sıcak havalarda sanki kilometrelerce sürerdi.

ولكنها كانت تصبح رحلة كيلومترات عندما يكون الموسم حارًا وجافًا.

Dinlenmek için pek akıllıca bir seçim değil sanki.

‫ربما لا يبدو هذا أنسب مكان للراحة.‬

Okuyup da ne olacak sanki apartman yöneticisi olacak

اقرأ وماذا سيحدث كما لو كان مدير الشقة

şu an bir arkadan ses mi geliyor sanki?

هل يبدو من الخلف الآن؟

Herkesin gözü önünde sanki böyle ışınlanmış gibi ya

أمام الجميع ، كما لو كانت مشعة مثل هذا

Burada slogan ile birazcık çelişme yok mu sanki?

ألا يوجد تناقض بسيط مع الشعار هنا؟

Sanki onun hakkında her şeyi biliyor gibi konuşuyor.

تتكلم كأنها تعرف كل شيء عنه.

Olayı sanki daha dün olmuş gibi net hatırlıyorum.

أتذكر الحادثة بكل وضوح وكأنها حدثت البارحة فقط.

Bunlarla ilgili olan taraf sanki stand-by modunda.

الجانب الذي يخص هذه الأشياء كأنه في وضع الانتظار.

Sanki soğuk bir el bana dokunuyormuş gibi hissettim.

شعرت وكأنّ يدًا باردة لمستني.

İnsanlar sanki o kuşağın parçası gibi rol yapmaya başladılar

وهي أن الناس سيتفاعلون كأنهم جزء من ذلك الجيل

"Robotum biraz kısa sanki" gibi şeyler fark etmeye başlıyorsun.

تبدؤون بملاحظة أشياء مثل، آه، يا إلهي روبوتي قصير نوعًا ما."

Sanki gey olmak, daha az erkek olmanızı sağlıyor gibi.

وكأن كونك مثلي الجنس يجعلك أقل من رجل، أليس صحيحًا؟

Ve hızla devasa bir git gel olayı gibi sanki

وهو مثل شيء كبير

Sanki yıllarca birbirlerini görmemişler gibi İki insan yürekten tokalaşıyorlardı.

كانا يتصافحان بصميمية وكأنهما لم يريا بعضهما لسنوات.

Rakı içerken de buna benzer bir olay yapılmıyor mu sanki

ألا يوجد حدث مماثل عند شرب الراقي؟

Sanki, "6 Milyon Dolarlık Adam" filminin hüzünlü bir versiyonu gibiydi.

مثل نسخة سوداوية من "رجل الست مليون دولار"

sanki ayda ki git gel gibi ama birazcık fazla çekildi bu

إنه مثل الذهاب وتأتي في الشهر ،

Sanki yemek salonunda otururken yemek salonunun devamı varmış gibi görünüyordu duvarda

بدا الأمر كما لو كانت غرفة الطعام مستمرة أثناء الجلوس في غرفة الطعام على الحائط.