Translation of "Birine" in Arabic

0.014 sec.

Examples of using "Birine" in a sentence and their arabic translations:

birine takacağız.

‫سأضع اليرقات عليه.‬

Birine gülüyor olabilirsiniz,

يمكنكم أن تسخروا من شخص ما،

Altmış yaşındaki birine değil altı yaşındaki birine sorun.

اسأل طفل في سن السادسة و لا تسأل بالغا في سن الستين.

Elbette hepimiz başka birine,

ونحن بالتأكيد يريد جميعنا مساعدة أشخاص آخرين

Lütfen başka birine sor.

اسأل شخصا آخر من فضلك.

Birine yarar ötekine zarar.

مصائب قومٍ عند قوم فوائد

Fadil başka birine aşık.

إنّ فاضل مغرم بامرأة أخرى.

Ben başka birine aşığım.

- أنا مغرم بامرأة أخرى.
- أنا مغرمة برجل آخر.

Ve parayı başka birine vermenizdir.

وأنت تعطي المال لشخص آخر.

Birine bir şey öğretmeye çalıştığınız

إذا كنت في موقف مثل ذلك من قبل

Bunlardan birine yakalanırsanız işiniz biter!

‫إن علقت بإحداها،‬ ‫ستكون نهايتك!‬

En tehlikeli hayvanlardan birine dönüşür.

‫قادر على نطح ودوس أي عدو حتى الموت.‬

Kesin zaferlerinden birine yol açtı .

انتصارات نابليون الأكثر

Ya da bu ağaçlardan birine gidip

‫أو نحاول الوصول إلى إحدى هذه الأشجار‬

Ya da bu ağaçlardan birine tırmanıp

‫أو نحاول الوصول لإحدى هذه الأشجار‬

Birine duyduğumuz özlem ve sevgi düşüncesi,

فكرة أن ما نتوق إليه حقًا هو الشوق والحب للآخرين،

Stand-up komedyeni gibi birine dönüşmesi

أن هناك شخص ما مثلي سيئ جدا في إجراء المحادثات،

''Danimarka Parlamentosundan birine asla saldırmazlar.'' dedi.

قال: "لن يجرؤوا أبدًا على مهاجمة عضوة في البرلمان الدنماركي،"

Gecenin en üstün avcılarından birine aittirler.

‫يخص إحدى مفترسات الليل الأولى.‬

Gerçekten önemsedikleri birine hislerini söylemelerini isteyebilirim.

كإخبار شخص ما بشعورهم.

Ve her birine teşekkür yazısı gönderiyorum.

وأرسل ملاحظات شكر إلى كل واحد منهم.

Onun konuşmak için birine ihtiyacı var.

هي في حاجة لأحد كي تتحدث معه.

O tamamen farklı birine hikaye yazdı.

أعاد كتابة القصة فأحالها قصة مختلفة تمامًا.

Böyle bir sopa ile küçük bir sopa daha olur birine çelik birine çomak denir

العصا بمثل هذه العصا ستكون صغيرة ، شخص يدعى بعصا فولاذية

Birine bile takılsa... ...hamam böceğinin kaderi mühürlenir.

‫إن اهتز أحدها...‬ ‫فموت الصرصور يصير محتومًا.‬

Kaybedecek bir şeyi olmayan birine meydan okuma.

لا تتحدى من ليس لديه ما يخسره.

Neden onun gibi birine borç para verdin?

لم أعرت مالا لشخص مثلها؟

Eğer beyin hücrelerinin her birine bir tını ekleseydiniz,

وهكذا إذا أضفت نغمة لكل خلية من خلايا الدماغ

Acı içinde ayağa kalktı ve kabinlerden birine girdi.

وقفت على قدميها بشكل مؤلم وشقت طريقها الى دورة المياه

Demek ki birine nezaketsiz demek, onu nezaketsizlikle suçlamak

لذا أن تدعو أحداً بغير المتحضر، أو أن تتهمه بالجلافة.

Bu türlerden yalnızca birine bir şey olsa bile

فإذا حصل شيء ما لنوع واحد من هذه المحاصيل،

Ertesi gün, çiftçinin oğlu yabani atlardan birine biner,

في اليوم التالى امتطى ابن المزارع أحد الأحصنة البرية.

O, onların her birine bir kurşun kalem verdi.

أعطى كل واحد منهم قلم رصاص.

birine otomatikman hediye alacağım demek değil, tamam mı?

لا يعني تلقائيا أنني سأبتاع الهدايا لأي شخص بعد الآن. حسنا ؟

Yani bu aslında farklı zamanların bir birine olan orantısı

لذلك هذه هي في الواقع نسبة الأوقات المختلفة

Küçük akreplerden birine denk gelirseniz çok zehirlidirler ve sizi öldürebilirler.

‫إن وجدت إحدى عقارب "بارك"،‬ ‫وهي عقارب صغيرة، فهي شديدة السمية‬ ‫ويمكن أن تقتلك.‬

Bin dokuz Ağustos Yüz yetmiş beş ve gecelerden birine İngiliz

اغسطس عام الفٍ وتسعمائةٍ وخمسةٍ وسبعين وباحد ليالي العاصمة

Onların zaten üç tane kedisi var, başka birine ihtiyaçları yok.

لديهم ثلاثة قطط، ليسوا بحاجة لقط آخر.

- Dünya şimdi olduğu durumda olmasa, kimseye güvenemem.
- Eğer dünya şimdiki şeklinde olmasaydı herhangi birine güvenebilirdim.

لو لم يكن العالم على الشكل الذي هو عليه الآن، لاستطعت أن أثق بأي شخص.

- Herkes bir aydır, ve hiç kimseye göstermediği karanlık bir yüzü vardır.
- Herkes bir aydır, ve herhangi birine asla göstermeyeceği karanlık bir tarafı vardır.

كلنا كالقمر ، لنا جانب مظلم لا نظهره لأحد.