Translation of "Altı" in Arabic

0.010 sec.

Examples of using "Altı" in a sentence and their arabic translations:

(Altı ton)

(ست نغمات)

Neredeyse altı.

قاربت على السادسة.

Priya altı yaşında

"بريا" هي فتاة تبلغ 6 سنوات

Sadece altı yaşındaydı.

كانت بعمر 6 سنوات فحسب.

Altı aylık bebekler.

يراقبون كرة تحاول جاهدة لصعود تلّة.

Altı bölüğe ayrılmışlardı.

تم تقسيم الرجال إلى ست شركات:

Altı çizili cümleleri çeviriniz.

ترجم الجمل التي تحتها خط.

Pastayı altı parçaya böldü.

قسمت الكعكة إلى ستة قطع.

Altı pencerenin hepsini kapattım.

- أغلقت النوافذ الستة كلها.
- أقفلت النوافذ الستة جميعها.

Yaklaşık altı kilometre yürüdük.

مشينا ست كيلومترات.

Altı yıldır Osaka'da yaşıyoruz.

عشنا في أوساكا ست سنوات.

Altı okunmamış mesajın var.

لديك ستّ رسائل غير مقروءة.

Sami altı yıldır Müslüman.

سامي مسلم منذ ستّ سنوات.

Altı numara: Deneyimlerinizi onlarınkiyle kıyaslamayın.

القاعدة السادسة: لاتساوي تجربتك مع تجربتهم.

O yattaki altı misafirin de

هل ذكرت بأن كل الضيوف الستة على اليخت

Altı yıl boyunca Amerika'da yaşadım.

وعشتُ في الولايات المتحدة لمدة ستة سنوات.

Altı yıl öncesinde Kore’den Arjantin’e

كنا قد انتقلنا من كوريا إلى الأرجنتين قبل ست سنوات،

. On altı kilometre uzunluğunda rekorlar

موسوعة جينيس للارقام القياسية بطولٍ وصل الى ستة عشر كيلو

Altmış altı metre yükseltecektir . Dünya

الوقود الاحفوري مع ارتفاع استخدام الطاقة في جميع انحاء

Altı çizili kısmı tercüme et.

ترجم ما تحته خط.

"Kaç yaşındasın?" "On altı yaşındayım."

"كم عمرك؟" "ستة عشر عاماً"

Tanrı dünyayı altı günde yarattı.

خلق الله الأرض في ستة أيام.

Bu oğlanlar on altı yaşındalar.

- هؤلاء الأولاد يبلغون ستة عشر عاماً.
- هؤلاء الصبية يبلغون ستة عشر عاماً.

Brezilya yirmi altı eyaletten oluşur.

البرازيل تتالف من ستة و عشرين ولاية.

Sami artık kırk altı yaşında.

عمر سامي الآن خمس و أربعون عاما.

Sami altı bardak şarap içti.

- شرب سامي ستة كؤوس من الخمر.
- شرب سامي ستة كؤوس من النّبيذ.

Sami on altı yaşına girdi.

بلغ سامي السّادسة عشر.

Sami altı yaşında Mısır'a yerleşti.

انتقل سامي للعيش في مصر في سنّ السّادسة.

- Bu tapınak kırk altı yılda yapıldı.
- Bu tapınağı yapmak kırk altı yıl sürdü.

في ست وأربعين سنة بني هذا الهيكل.

Ve altı aydır ona tedavi uyguluyordum.

كنت أعلاجه لمدة ستة أشهر.

Onaylanan ilk vakalardan altı ay sonra

لذا عندما تم تأكيد الحالات الأولى بعد ستة أشهر،

Ve tedavinin daha altı ayı vardı.

وما زال لدينا ستة أشهر من العلاج أمامنا.

Ölümüne altı ay kala, hiç yoktan,

وقبل ست أشهر تقريبا من وفاتها،

Yani altı yüz elli milyon kadın.

أي ما يعادل 650 مليون فتاة.

Altı yeni doğmuş yavru. Birkaç saatlikler.

‫6 جراء حديثة الولادة،‬ ‫عمرها بضع ساعات فقط.‬

Saat altı veya yedide mi geliyorsun?

هل أنت قادم على السادسة أم على السّابعة؟

Altı ay önce sigara içmeyi bıraktım.

أقلعت عن التدخين منذ ستة أشهر.

Şimdilik Tatoeba'da Moğolca altı cümle var.

- توجد ست جمل بالمغولية في تتويبا حاليا.
- هناك ست جمل باللغة المنغولية على موقع تتويبا حتى الآن.

Fadıl altı rakamlı bir maaş alıyor.

فاضل يتقاضى راتبا يقدّر بمآت آلاف الدّولارات.

Sami'nin sağ kolu altı yerden kırıldı.

انكسرت ذراع سامي في ستّ أماكن مختلفة.

- Tom altı odalı bir ev satın aldı.
- Tom, altı odaya sahip bir ev satın aldı.

اشترى توم بيتا بستة غرف.

Altı veya yediden sonra, "Belki de olmuyor."

بعد 6 أو7 سأكون: "ربما لا!"

Mesela, sinek altılı seçtiyseniz sayınaza altı ekleyin,

فمثلًا إذا اخترت ورقة الستة سباتي فأضف ستة،

Ve altı yıl sonra Disney kadar büyüktü.

ومن ثّم، بعد ست سنوات، أصبحت الشركة كبيرة مثل ديزيني.

Rüzgâr sayesinde, enkazın altı kilometre batısına savrulduk.

‫بسبب هذه الرياح، ‬ ‫طرنا بعيداً 6 كيلومترات غرب الحطام.‬

Ordu altı hafta sonra Tuna'yı tekrar geçtiğinde,

عندما عبر الجيش نهر الدانوب مرة أخرى بعد ستة أسابيع ،

On altı siyahi veya çok ırklı profesör,

هناك 16 أستاذ أسود أو أساتذة متعددي الأعراق،

Üniversitesi'ne bağlı , bin dokuz yüz doksan altı.

لندن الشهيرة عام الفٍ وتسعمائةٍ وستةٍ وتسعين. اختصاصٌ لم يعجب

Malezya'da yayılmak için altı yüzden fazla vakayı

وتسعين وذلك في احد مزارع الخنازير هناك. حيث رصد حينها

Metan için yüzde yirmi altı ve nitrolar

بنسبة ستةٍ وعشرين بالمئة للميثان ثلاثة وعشرين بالمئة

Allah-u Teala yeryüzünü altı günde yarattı.

خلق الله الأرض في ستة أيام.

Ben altı yaşındayken bisikletin nasıl sürüleceğini öğrendim..

تعلمت كيفية ركوب الدراجة عندما كان عمري ست سنوات.

O, ülkeyi altı ay içinde terk ediyor.

ستخرج الدولة بعد ست شهور.

Tom altı odalı bir ev satın aldı.

اشترى توم بيتا بستة غرف.

Sami çalıştığı yerden altı saat uzağa taşındı.

انتقل سامي إلى مكان يبعد ستة ساعات عن مكان عمله.

90, 90 üzeri, 30 altı - karma dövüş sanatları.

90 وأعلى من 90 وأقل من 30 العديد من النزاعات القتالية المختلطة

22 milyon dolarlık bir yattaki altı misafirden biriydim.

كنت واحدة من ستة ضيوف في يخت قيمته 22 مليون دولارا،

Dört adet altı dakikalık ses kaydını katılımcılara dinlettim.

التي تم التلاعب بها من أجل لغة التنمية والوقاية،

Sahra altı Afrika'da yüz milyonlarca insan var ve

يوجد في جنوب الصحراء الكبرى مئات الملايين من الناس

Ama bugün sahra altı Afrika mısır ürünlerine bakarsanız,

ولكن إن نظرتم إلى إنتاجية الذرة جنوب الصحراء الكبرى في إفريقيا اليوم،

İtalya'nın ilk altı gün yedi gün vakası girilmedi

لم يتم إدخال الأيام الستة الأولى وسبعة أيام من إيطاليا

Yükseklik altmış altı metreye ulaşırsa durum nasıl olur

فكيف سيكون الحال اذا ما وصل الارتفاع الى ستةٍ وستين متراً

Altmış yaşındaki birine değil altı yaşındaki birine sorun.

اسأل طفل في سن السادسة و لا تسأل بالغا في سن الستين.

Altı gün boyunca 1. Maarif Kongresi’ni yapıyor. Eğitim Kongresi.

لمدة ستة أيام، يخطط لمؤتمر المعارف الأول. مؤتمر التعليم.

Son altı yıldır, kendimiz için güzellik hakkında düşünme şeklimizi

استطعت خلال ست سنوات، أن أُنشئ شركة للتجميل

Çoğu zaman yer altı suları terk edilmiş madenlerde toplanabilir

‫كثيراً ما تتجمع المياه الجوفية‬ ‫في المناجم المهجورة‬

Galiba altı tanesini Viking ve Viking öncesi dönemde bulmuşlar.

أعتقد أنهم عثروا الآن على ستة منهم ، كل ذلك خلال عصر الفايكنج وما قبل الفايكنج.

Çoğu fizikçi karanlık maddenin atom altı parçacıklara çok benzeyen

يعتقد معظم الفيزيائيين أن المادة المظلمة تتكون من جزيئات،

Milyonlarca yıldır çalışan dev bir su altı beyni gibi.

‫إنه أشبه بدماغ عملاق تحت الماء‬ ‫يعمل على مدى ملايين السنين.‬

Dünyaya ilk güvenlik asansörünü gösterene kadar altı kattan fazla

اكثر من ستة طوابق حتى جاء المصمم والمهندس اليشيا اوتيس

Onu ne kadar çok özlediğimi ve onu altı yıldır görmediğimi

لأنه تم ترحيله إلى المكسيك عندما كنت في الثالثة،

Yalnızca altı kilometre batıda ama bu bizim için kolay olmayacak.

‫إنها فقط على مسافة 6 كم إلى الغرب،‬ ‫ولكن لن تكون هذه مهمة سهلة.‬

Çitadan yedi kat ağır ve görüşü bizimkinden altı kat hassas.

‫بوزن يفوق الفهد بـ7 أمثال،‬ ‫وبصر يفوق بصرنا بـ6 مرات،‬

Yumuşak tabanları sayesinde altı tonluk bir erkek bile fark edilmeyebilir.

‫على أقدامها المبطنة،‬ ‫يمكن حتى لذكر يزن 6 أطنان ألا يُلحظ.‬

1808'de, Suchet'in bölümü önümüzdeki altı yılını geçireceği İspanya'ya gönderildi.

في عام 1808 ، تم إرسال فرقة سوشيت إلى إسبانيا ، حيث قضى السنوات الست التالية.

Bir, iki, üç, dört, beş, altı, yedi, sekiz, dokuz, on.

واحد، اثنان، ثلاثة، أربعة، خمسة، ستة، سبعة، ثمانية، تسعة، عشرة.

Bizden altı kişi bu hafta sonu sahile bir geziye gidiyoruz.

ستة منا سيذهبون في رحلة إلى الشاطئ نهاية هذا الأسبوع.

Bugün ise sağ kalan altı türü var ve iki gruba ayrılıyorlar.

اليوم هناك ستة فصائل على قيد الحياة يٌصنفوا فى فئتين .

Yani sıradan merdiven altı bir şirket de değil yani bu Zoom!

بمعنى آخر ، إنها ليست شركة عادية ، إنها Zoom!

Altı hafta sonra, Grande Armée Moskova'dan kötü şöhretli geri çekilmeye başladı.

بعد ستة أسابيع ، بدأ الجيش الكبير انسحابه السيئ السمعة من موسكو.

Hükümetten mali destek olmaması. Hükümet , o zamanlar kırk altı milyon dolar

الحكومة حيث تأخرت الحكومة عن دفع مستحقات الشركة التي قدرت

Şeyh Zayed, altı emirliğin de yer aldığı Birleşik Arap Emirlikleri'nin kurulduğunu

في الثاني من ديسمبر عام الفٍ وتسعمائةٍ وواحدٍ وسبعين اعلن

Dereceden altı dereceye bir artışa yol açacaktır . Nedeniyle küresel ısınmaya gezegenin

الجفاف الشديد الكبرى وموجات الحرارة المدمرة والعواصف

Ve o yıl ortalama sürüş mesafesinin altı metreye kadar yükseldiği yıldı.

وكانت تلك السنة هي السنة التي ارتفع فيها متوسط ​​مسافة القيادة إلى ستة ياردات.

Sami henüz on altı yaşındayken bir Kahire hastanesinde hemşire olarak çalışıyordu.

ادّعى سامي أنّه ممرّض في مستشفى بالقاهرة عندما كان في سنّ السّادسة عشر فقط.

Yer altı mağarasına girmek iyi bir karardı. Aradığımız yaratıklardan birini de bulduk

‫دخول المنجم كان قراراً حكيماً.‬ ‫وجدنا أحد الكائنات التي كنا نبحث عنها،‬

Evet aslında bakarsanız beş altı farklı kaynaktan bunları teyit ediyorum bu bilgileri

نعم ، إذا نظرت إليها ، فأنا أؤكد هذه المعلومات من خمسة أو ستة مصادر مختلفة.

Gölgelerde yaşamaktan, Anisa'nın iki bin on altı yıldaki ölümünü sona erdirdi, böylece

من العيش في الظل انهتها وفاة انيسة عام الفين وستة عشر لتخرج

, ardından yüzde altı virgül yirmi dört ile Hindistan, yaklaşık yüzde dört ile

وروسيا بنحو اربعة فاصل ثلاثة وخمسين في المئة تليها اليابان

Ve General Suchet'in tümeni önde oldu. Altı saat boyunca, birlikleri platodaki köyler için

بقيادة فرقة الجنرال سوشيت. لمدة ست ساعات ، انخرطت قواته في قتال غاضب من

Rus ordusu sadece altı hafta içinde acı çekti yaklaşık bir milyon kayıp verildi.

في ستة أسابيع فقط، يعاني الجيش الروسي ما يقرب من ثلث مليون وقوع اصابات.

Ve on altı yıl boyunca en iyi arkadaşım olarak gördüğüm bir silah arkadaşımı kaybettim . "

ورفيقي في السلاح لمدة ستة عشر عامًا والذي اعتبرته صديقي المفضل ".

. Yeni bir On Üçüncü Kolordu düzenledi ve - Napolyon'un Leipzig'deki yenilgisinin ardından - altı aylık bir kuşatmaya dayandı.

الفيلق الثالث عشر الجديد ، وبعد هزيمة نابليون في لايبزيغ - صمد أمام حصار دام ستة أشهر.

Nehir bazı bölgelerde altı mil derinliğinde ve onu geçmenin tek yolu bir kasnak ve bir ip kullanmak.

يبلغ عمق النهر نحو ستة أميال في بعض الأماكن والطريقة الوحيدة لعبوره هي الحبل والبكرة