Translation of "ışıkları" in Arabic

Kutup ışıkları.

‫الشفق القطبي.‬

Tom ışıkları kapattı.

- أطفئ توم المصابيح.
- أطفئ توم الأنوار.

Şehrin ışıkları denize taşıyor...

‫يصل نور البلدة إلى البحر...‬

Yatmadan önce bütün ışıkları kapatmayı unutma.

لا تنسى إطفاء كل المصابيح قبل النوم.

Birbirlerini takip edebilmek için doğuştan gece ışıkları var.

‫تساعد أضواؤها الليلية‬ ‫على مساعدتها في تعقّب بعضها.‬

...şehir ışıkları sayesinde 24 saat iş başında olabiliyorlar.

‫إلا أن أضواء المدينة‬ ‫تمكّنها من التحرك على مدار الساعة.‬

Şehir ışıkları gece gökyüzünü aydınlığa boğduğundan hayvanlar, yıldızlara bakarak yol bulamaz oluyor.

‫بتفوق أضواء المدينة على ضوء سماء الليل،‬ ‫لم يعد بوسع الحيوانات‬ ‫الاهتداء إلى طرقها بالنجوم.‬

Sanırım küçük sesleri fark ediyor, ışıkları görüyor, pencereden televizyona bakıyor, böyle şeylere dikkat ediyor.

‫لذا أظن أنه يلاحظ تلك الأصوات الخافتة،‬ ‫ويرى الأنوار‬ ‫والتلفاز عبر النافذة،‬ ‫يولي اهتماماً لتلك الأشياء.‬